Kuraklık ve susuzluk...

...

Son zamanlarda oldukça etkili olan bir konu var; KURAKLIK…

Kastamonu'da geçtiğimiz sene çektiğim fotoğraflara bakıyorum kar yağışı varmış o dönem. Ancak şimdi bakıyorum tık yok. Kar herhalde uzunca bir süre daha yağmayacak. Sadece Kastamonu özelinde de değil. Pek çok ilde de durum aynı. Özellikle bizlerin duyduğu barajların kuruması… Bu durum oldukça sıkıntılı. Eğer bir süre daha böyle giderse önümüz ciddi bir su krizine kadar gidebilir.

Kuraklık aslında normal ve tekrarlayan bir iklim olayıdır. Bir veya birden çok mevsime yayılan azalan yağışlar nedeniyle oluşur. Ancak küresel iklim değişikliğinin sonucu dünyanın birçok bölgesinde artan sıcaklıklar ve azalan yağışlar, kuraklık olaylarının sıklığını ve ciddiyetini artırır. Şuanda da bu durumu yaşıyor gibiyiz. Küresel iklim değişikliği dolayısıyla hem afetleri daha sık yaşar hale geldik hem de kuraklık gibi olayları yaşar olduk.

Kuraklık, kronik bir sorun haline gelmeden önce su kaynaklarını doğru yönetmek gerekiyor. Su sadece belli bir kesimin meselesi değil bütün dünyanın tüm insanlığın ortak meselesi. O sebeple herkes kendi üstüne düşen vazifesini yapacak ki hepimizin yaşamsal kaynağı olan suyumuzu koruyabileceğiz.    Suyun öneminin daha çok farkına varmamız gerekiyor.

Evde herkes belli başlı suyu korumak için kurallar koymalı. Mesela diş fırçalarken suyu açık bırakmamak için, ki en çok yapılan hatalardan biridir, bunun önüne geçmek için küçük hatırlatıcılar koymalıyız. Gizli su kaçaklarına karşı tedbirli olmalı ve su sayacınızı kontrol etmeliyiz. Tasarruflu sifonunuz yoksa sifonunuzun haznesine içi su dolu iki adet 1 veya 1,5 litrelik pet şişe koyun. Meyve ve sebzeleri musluk altında değil, su dolu bir kabın içinde yıkayın. Koyu renk çamaşırlarınızı düşük sıcaklıkta yıkayın. Çamaşır ve bulaşık makinenizi yenileyeceğiniz zaman A ve üstü enerji sınıfındakileri tercih edin. Temizlik malzemesi olarak, durularken daha az su kullanacağınız doğal ürünleri seçin. Balkonunuzu ve kapınızın önünü hortum kullanarak yıkamayın. Bahçenizi sularken ucunda tetikli püskürtücü olan hortumları tercih edin. Küvet, tuvalet rezervuarı, musluk gibi su kaçaklarına yol açabilecek yerleri kontrol edin/ettirin. Aklımıza gelenler bunlar oldu tabi daha da çoğaltılabilir. Bizler su tasarrufu için bu önlemleri en azında kendi evlerimizde alabiliriz. Herkes kendi kapsının önünü süpürse diye bir söz vardır ya aynı mantık. Bizler suyu tasarruflu kullanırsak belki de bu gibi olayların etkisini çok daha aza indirebilme imkanına sahip olabiliriz.

Türkiye, bilinenin aksine su zengini değil, su sıkıntısı çeken ve kısa bir süre sonra su fakiri ülke olmaya aday bir ülke. Bu nedenle su kaynaklarının korunarak geliştirilmesi ve işletilmesi bir zorunluluktur. Hal böyle devam ederse ileride su kıtlığı yaşamamız muhtemel…

Etiketler :
Diğer Yazıları

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
0 Yorum