Et, kemik ve ruh…

...

İnsan sadece et ve kemik bedenden mi ibarettir?

Elbette hayır.

Bazı konuları görmek için göz değil, gönül gerekir. Ruh, sağlığını korursa bedenden sağlık yansır. Bedeni ayakta tutan, asıl olan ruhtur. Nasıl ki, yeryüzünde kimliğimiz var ise, bu evrende de bir ruh kimliğimiz vardır. Bu kimlik seni benden, beni senden, bizi birbirimizden farklı kılar. Bizi birbirimizden ayıran şey, evrenin sonsuz hareket düzleminde, doğduğumuz anda gökyüzü hareketlerinin çakılı kaldığı andır. O anda ruh kimliğiniz oluşur. Ruh, evrenden kendisine verilen istinat kadar, kader yaşar.

Aslında tüm yaşayacaklarımız biz doğmadan evvel belirlidir. Lakin, dünya yaşamına inen ruh artık 3 element etkisine girer ve 4. elemente yükselmek için bu dünya yaşamında çabalar durur. Yaşarken, ruh gözü kapanır, ten gözü açılır. Öldüğünde ise, ten gözü kapanır, ruh gözü açılır.

Drakonik astroloji ile ruhu anlamaya çalışırız. Bedenin içinde, onu ayakta tutan ruh, her türlü duygusal ve zihinsel dürtülerinizi, bilinçaltı datalarınızı saklar.

Gezegenlerin enerjilerinin, insan bedeni üzerindeki etkileri, herkesin kendine has olan doğum haritası ile anlaşılır. Sistemde patron Güneş’tir. Işığını yaydığı sürece tüm canlılar hayatını sürdürecektir. Gökyüzündeki hareketler, enerji bedenimizi etkilemekte ve manevi alanımız şekillenmektedir.

Aslında sözün özü;

Her ne varsa alemde…

O görünür ademde…

Etiketler :
Diğer Yazıları

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
0 Yorum