Kullanıcı Bulunamadı Tüm Haberleri

Erbilgin’in sözlerine cevap Eğitim-Bir-Sen Kastamonu Şube Başkanı Orhan Sancaktaroğlu’dan geldi.

CHP’li Hikmet Erbilgin’in devlet memurları yerine siyasi muhataplarını muhatap alması gerektiğini ifade eden Sancaktaroğlu;

“22 Nisan 2025 günü Kastamonu İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde, CHP MYK Üyesi Sayın Hikmet Erbilgin’in yaptığı basın açıklaması sonrasında; ilimizin eğitim kamuoyuna ve her evin en kıymetlisi olan evlatlarını öğretmenlerimize, dolayısıyla okullarımıza emanet eden değerli halkımıza bazı hususları açıklamak, yine bu vesileyle sorumluluk sahibi siyasetçilere bazı uyarı ve tavsiyelerde bulunmak, sorumluluk bilinciyle hareket eden bir sivil toplum kuruluşu olarak görevimizdir. Öncelikle belirtmek gerekir ki, siyaset kurumunun sorumluluğu, kamusal tartışmalarda devlet memurlarını değil, kendi siyasi muhataplarını muhatap almayı gerektirir. Bu, sağlıklı bir siyasal iletişimin temel ilkesidir” dedi.

“ÖĞRETMEN DEĞİŞİKLİĞİ VEYA MAĞDURİYET İDDİALARININ TAMAMEN ASILSIZ OLDUĞU ORTAYA ÇIKMIŞTIR”

Öğretmen değişikliğine karşı basın açıklaması yapan CHP’li gençlerin okullarından herhangi bir öğretmen kadrosu değişikliği yapılmadığını savunan Şube Başkanı Orhan Sancaktaroğlu, şunları kaydetti;

“Geçtiğimiz hafta üç liseli gencimize, CHP Kastamonu İl Başkanlığı binasında, parti bayrağı önünde bir metin verilmiş; bu metin kameralar önünde okutularak basına servis edilmiştir. Eğitimle ilgili bazı meseleler ile güncel siyasi tartışmalar ustalıkla harmanlanarak oluşturulan bu metin, gelişim çağındaki gençlerimizin duygusal hassasiyetlerinden faydalanılarak servis edilmiştir. Oysa burada dikkat çekilmesi gereken çok önemli bir husus vardır: Basın açıklamasında yer alan öğrencilerden ikisi meslek liselerinde, biri ise ilimizde faaliyet gösteren bir özel okulda öğrenim görmektedir. “Öğretmenime dokunma” ana temasıyla konuşma yapan öğrencinin okulu proje okul değildir; dolayısıyla öğretmen değişikliği söz konusu olmamıştır. Diğer meslek liseli öğrencinin okulu proje statüsündedir ancak öğretmen kadrosunda herhangi bir değişiklik yaşanmamıştır. Özel okul öğrencisinin ise öğretmenleri, özel okul yönetimi tarafından sözleşmeli olarak istihdam edilen öğretmenlerdir. Bu gerçekler, söz konusu metnin içeriğiyle sahadaki somut durum arasındaki çelişkiyi açıkça gözler önüne sermektedir. Dolayısıyla, öğretmen değişikliği veya mağduriyet iddialarının tamamen asılsız olduğu ortaya çıkmıştır.”

“EĞİTİM KAZANMIŞ, SİYASİ İSTİSMAR KAYBETMİŞTİR”

“CHP PM Üyesi sayın Hikmet Erbilgin’in açıklamasından anlaşıldığı üzere, siyasi bir refleksle hareket edilmek istenmiş; ancak hedeflenen amaca ulaşılamamıştır. Asıl maksadın, liseli bir öğrencinin bir siyasi partinin amblemi altında açıklama yapması olduğu anlaşılmaktadır. Dahası, açıklama metninde yer alan, farklı görüşleri ayrıştırıcı ve okul ortamında huzur bozucu ifadeler, Ortaöğretim Kurumları Disiplin Yönetmeliği uyarınca örgün öğretim dışına çıkarma ya da okul değişikliği cezasını gerektirebilecek niteliktedir. Bu durumu bilen sayın Erbilgin’in, İl Milli Eğitim Müdürlüğü önündeki açıklamasında öğrencilerin okuldan atılmamasına dair üzüntüsünün, beden diline yansıdığı gözlemlenmiştir. Ne yazık ki bu üç gencimiz, siyasi amaçlara alet edilerek adeta birer araç haline getirilmiştir. Ancak eğitim camiası bu oyuna gelmemiştir. Bu vesileyle, öğrencilerimizin okullarında görev yapan idarecilerimizi, rehber öğretmenlerimizi ve öğretmenlerimizi kutluyoruz. Öğrencilerin içinde bulundukları çağın duygusal duyarlılığı göz önünde bulundurularak, onlara rehberlik yapılması uygun bulunmuş ve en hafif ceza olan kısa süreli uzaklaştırma ile yetinilmiştir. Yani eğitim kazanmış, siyasi istismar kaybetmiştir. Kısacası: “Öğretmen öğretmiştir.”

Bu haberi kaçırmayın

Erbilgin, Kastamonu MEM önünde sert konuştu! Devamını Oku

“SİYASETİN HEDEFİ; DEVLET KURUMLARINI HEDEF ALMAK YA DA KAOS ÜRETMEK OLMAMALI”

“Siyaset kurumu bilmelidir ki, ülkemizin yakın tarihindeki acı tecrübeler, siyasetin örgün eğitim kurumlarına doğrudan girmesinin ne kadar yıkıcı sonuçlara yol açabileceğini göstermiştir. Gençlerimiz 1980 dönemini bilmeyebilir; ancak halkımızın hafızasında bu travmalar hâlâ canlıdır. Okullara siyaseti doğrudan sokmak, ülkenin yarınlarına kast etmek demektir. Eğitim eğiticilere bırakılmalıdır. Eğer ortada eleştirilmesi gereken bir durum varsa ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde bir açıklama yapılacaksa, bu açıklamayı eğitimciler ve eğitim çalışanları yapmalıdır. Siyaset kendi mecrasında faaliyet göstermeli, sivil toplum kuruluşları sorumluluk bilinciyle rehberlik etmeli; eğitimciler ise yalnızca eğitime odaklanmalıdır. Devlet, kurumlarıyla birlikte kendi kurumsal işleyişi içerisinde ilerlemelidir. Siyasetin hedefi seçim kazanmak olmalıdır; devlet kurumlarını hedef almak ya da kaos üretmek değil. Zira siyaset, devleti yıpratmaya değil, yönetmeye talip olmaktır. Bu vesileyle, millet iradesinin tecelli ettiği Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 105. kuruluş yılını kutluyor; yarınlarımızı emanet ettiğimiz çocuklarımızın ve gençlerimizin umut dolu geleceği için 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı en içten dileklerimizle tebrik ediyoruz.”