‘Sorumlular en üst dereceden hüküm giymeli’
Kastamonu'daki hayvanseverler, düzenledikleri basın açıklamasında Konya’daki hayvan barınağında yaşananları kınayarak, olaya tepki gösterdi. Ortak basın açıklamasını okuyan Sokaktaki Canlılarımız İçin El Ele Derneği Başkanı Özden Neval Türkmen, barınakta yaşanan olaya değinerek; "Tüm Türkiye’den yükselen çığlıklara Kastamonu’dan eşlik ediyoruz. Konya’da vuku bulan olayı gerçekleştirenlerin, bu çalışanlara bu cüreti veren yöneticilerin insanlıkla uzak yakın ilişkisi bulunmamaktadır. Bu olayı gerçekleştirenlerin en üst dereceden hüküm giymelerinin sağlanmasını talep ediyoruz. Bu canilerin hiçbir yaptırımla karşılaşmadan toplum içinde ellerini kollarını sallayarak dolaşmaları insanlarımız için de güvensiz bir ortam yaratarak toplum huzurunu zedeleyecektir” dedi....
Nasrullah
Meydanı'nda bir araya gelen Kastamonu Sokaktaki Canlılarımız İçin El Ele
Derneği, Kimsesiz Hayvanları ve Doğayı Koruma Derneği, Çayyolu Doğal Hayatı
Koruma ve Sokak Hayvanları Barındırma Derneği, Kastamonu Doğa Hayvanları Koruma
Derneği, Hayvan Hakları Koruma Federasyonu (HAYTAP) ve Kastamonu Üniversitesi
Doğa ve Hayvan Koruma Topluluğu, ortak basın açıklaması yaptı.
TÜRKMEN; "TÜRKİYE’DEN YÜKSELEN
ÇIĞLIKLARA KASTAMONU’DAN EŞLİK EDİYORUZ"
Kastamonu
Sokaktaki Canlılarımız İçin El Ele Derneği Başkanı Özden Neval Türkmen, grup
adına yaptığı açıklamada; “Bugün burada, geçtiğimiz hafta ‘Gel kim olursan ol
yine gel, bizim dergahımız umutsuzluk dergahı değil’ söylemiyle, hoşgörünün,
empatinin, sevginin timsali olmuş Mevlana’nın şehri Konya ilimizde gerçekleşen
ve bizlerin vicdanlarımızı kanatarak derin teessürlere yol açan elim, elim
olduğu kadar da kanlarımızı donduran Konya Hayvan Barınağı’nda vahşice, işkence
ile şiddet uygulanarak canlarımızın ölümle sebebiyet veren, insanlık onuruyla
bağdaşmayan olayı kınamak, lanetlemek ve bu vesile ile de ülke genelindeki
bütün barınaklarda yaşanılan sorunları dile getirmek üzere tüm Türkiye’den
yükselen çığlıklara Kastamonu’dan eşlik etmek üzere toplanmış bulunuyoruz.
Konya’da vuku bulan olayı gerçekleştirenlerin, bu çalışanlara bu cüreti veren
yöneticilerin insanlıkla uzak yakın ilişkisi bulunmamaktadır. Yasalarda ‘görevi
kötüye kullanmak’ olarak tanımlanan bu olayı gerçekleştirenlerin, zamanında
gerekli önlemleri almayarak buna sebebiyet veren yöneticilerin de derhal,
behemehal görevden el çektirilerek, 5199 sayılı yasa ve Türk Ceza Kanunun amir
hükümleri uyarınca en üst dereceden hüküm giymelerinin sağlanmasını talep
ediyoruz. Aynı zamanda bu canilerin hiçbir yaptırımla karşılaşmadan toplum
içinde ellerini kollarını sallayarak dolaşmaları insanlarımız için de güvensiz
bir ortam yaratarak toplum huzurunu zedeleyecektir” dedi.
“SALDIRGAN HAYVAN YOKTUR, AÇLIK, SUSUZLUK VE
ŞİDDETE MARUZ BIRAKILARAK İNSAN ELİYLE SALDIRGANLAŞTIRILAN HAYVAN VARDIR”
Türkiye
genelindeki tüm barınaklar için acilen alınması gereken önlemleri sıralayan Türkmen;
“Öncelikle barınak elemanları
belirlenirken, tıpkı huzur evlerimizde olduğu gibi psikolojik test taramasından
geçirilmelerini, özellikle de hayvan sever kişilerin bu göreve getirilmelerini,
mevcut personelin yeniden gözden geçirilerek şiddet uygulayanlar ile şiddete
eğilimli olanların derhal, behemehal görevlerine son verilmesini talep
ediyoruz. Zira barınaklar genelde çalışanlar için bir sürgün yeri olarak
görülmekte ve bu kişilerin de içlerindeki kin ve öfkeyi savunması olmayan
hayvanlarımıza şiddet uygulamak suretiyle dışa vurduklarını vahametle
görüyoruz. Barınaklarda kör nokta kavramı olmaksızın bütün sathı tümüyle
görecek, giriş-çıkış kapılarını da kapsayacak kameralar olması, 7/24
kameraların bozuk olduğu mazeretine asla sığınmadan kayıt alınmasını talep
ediyoruz. Tüm barınaklarda 24 saat STK başkanlarının girişlerine izin verilecek
şekilde düzenleme yapılmasını talep ediyoruz. Barınaklarda hayvanlarımızın
doğru teşhis ve tedavileri için ekip, ekipman, araç gereç ve materyallerin
temin edilerek 24 saat hizmete açık bulundurulmasını talep ediyoruz. Tüm
barınaklarda yaşanan en önemli sorunlardan biri zeminin beton olması ve
yıkanması durumunda hayvanların ıslak kalarak hasta olmalarına neden olmasıdır.
Bu nedenle zeminin bu sorunu çözecek bir mekanizma ile döşenmesi gerekmektedir.
5199 sayılı yasa hükümlerinin ama, fakat ve lakinsiz harfiyen uygulanmasını,
şikayet var nedeniyle hiç bir küpeli hayvanımızın asla toplanmamasını, küpesiz
hayvanlarımızın da toplanıp, kısırlaştırma ve aşılama yapılıp, süresi
içerisinde gecikmeye mahal bırakılmadan derhal alındığı ortama geri
bırakılmasını talep ediyoruz. 5199 sayılı yasa hükümleri ‘Sokaklar sokak
hayvanlarının evidir’ der. Bu nedenle yasa hükümlerine azami riayet edilmesini,
eğer varsa saldırgan hayvanlarımızın yerel hayvan koruma görevlileri eşliğinde
alınarak rehabilite edilip tekrar yerel hayvan koruma görevlileri ile birlikte
alındığı ortama bırakılmasını, hayvanlarımızın çeşitli nedenlerle bölgelerinin
değiştirilmesi gittikleri yerlerde diğer hayvanlar tarafından dışlanarak açlık
ve susuzluğa maruz kalarak psikolojilerinin bozulmasına yol açabileceği için
bundan şiddetle kaçınılmasını talep ediyoruz. Tüm yerel yönetimlerin yasada
şart koşulduğu gibi, kısırlaştırma, tedavi vs için mutlaka hizmet alımı
yapmalarını talep ediyoruz. Tüm bunlar sonucunda diyoruz ki; saldırgan hayvan
yoktur, açlık, susuzluk ve şiddete maruz bırakılarak insan eliyle
saldırganlaştırılan hayvan vardır. Bu insan için de geçerlidir. Açlık ve
şiddete maruz bırakılan insan da toplum düzeninin ihlal eden davranış
bozuklukları sergiler. O halde ‘Bu tür insanları da toplayalım’ diyebiliyor
muyuz? Biraz empati, sevgi ve hoşgörü talep ediyoruz. Cumhurbaşkanımıza
sesimizi duyurmak ve şehir dışlarında oluşturulacak yaşam odaklarının, tarihte
örneğini bildiğimiz korkunç ‘Hayırsız Ada’ sürgünü gibi hayvanlarımızın gözden
uzak yerlerde ölümleri ile sonuçlanabilecek bir duruma yol açabileceği
endişemizle buna izin vermemesini talep ediyoruz” diye konuştu.
“EMPATİ, HOŞGÖRÜ İLE SEVGİ İLE YAŞAMI
GÜZELLEŞTİRME İNSAN OLMANIN VAZGEÇİLMEZ GEREĞİ”
Özden Neval Türkmen, son olarak Vali Avni Çakır’a teşekkür ederek; “İl Hayvan Hakları Kurulumuzda alınan bir karar ile Kastamonu Üniversitesi kampüsündeki köpeklerimizin toplanması konusunda kurul kararının uygulanmasının ertelenmesi talimatları için ve en önemlisi de hayvan hakları savunucuları ile birlikte üniversite yönetiminin kampüs içerisinde uygun bir yerde kulübeler yapabilmesi ve beslenmesi konusundaki desteği için valimize minnet ve teşekkürlerimizi ifade ediyoruz. Üniversite hayvanlarımızın toplanmaması için bizlere valimizce destek verilmesine rağmen sosyal medyada çıkan olumsuz haberler ise asılsız olup bizleri temsil etmemektedir. Bu dünya bütün canlılar içindir, yaşam hakları evrenseldir. Birlikte, empati ile hoşgörü ile sevgi ile yaşamı güzelleştirme insan olmanın vazgeçilmez gereği, olmazsa olmazıdır” diyerek sözlerini tamamladı.
Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.