Ana haber bültenleri, gazeteler, internet siteleri ve daha fazlası… Günlerdir hepsinin gündeminde yeşil dev yani Whatsapp adlı ücretsiz mesajlaşma uygulaması var. Whatsapp, hayatımıza girdiğinden beri kullanmayan neredeyse kalmadı. Bir zamanlar telekomünikasyon şirketlerinin ana müşteri politika hedefleri olan SMS kampanyaları, tüm Türkiye’yi etkisi altına almıştı. Hatırlıyorum o zamanlar ‘cep öğrenci’ tarifesi adı altında 10000 SMS kampanyası, tüm öğrenciler tarafından kullanılır, hatta ‘bedava SMS’im var, harcamak için atıyorum’ diye boş boş mesajlar atılırdı. O zamanlardan beri mesajlaşma kültürüyle büyüyen nesil, Whatsapp gibi uygulamalarla tanıştı ve anında SMS’i unuttu.
Whatsapp, ilk çıktığı zamanlarda ilk yıl ücretsiz, ilk yıldan itibaren ise belirli bir ücret dahilinde kullanılabileceğini iddia ediyordu. Şirket büyüdü ve Facebook’un radarına girdi. Facebook’un satın almasıyla ise işin şekli değişti ve tamamen ücretsiz oldu. Facebook, kişisel bilgilerin kullanılması konusunda vukuatlı bir firmadır. Daha önce onlarca davaya konu olmuşlar, hatta ABD seçimlerinde insanları manipüle etme suçlamasıyla karşı karşı kalmışlardı. Facebook’un kurucusu ve CEO’su Mark Zuckerberg ise hakim karşısına çıkmış ve ifade vermişti. Fakat sürekli güncellenen şartlar, sözleşmeler ve kategorilerle ustaca hazırlanmış kanuni boşluklardan yararlanarak milyonlarca insanın kişisel bilgilerini depolamaya devam ettiler. Şuan bu şirketin elinde Türk insanının hayatının bir parçası haline gelmiş üç adet uygulama bulunuyor. Bunlar; Facebook, Instagram ve Whatsapp… Facebook konusunda bu bahsettiğim haberler çıktığında ‘artık ben Facebook kullanmıyorum’ deyip üyeliği donduran çok olmuştur. Fakat her biri Whatsapp ve Instagram kullanmaya devam ederek sadece kendilerini kandırmıştır.
***
Akıllı telefonlarla birlikte aslında her hareketimiz takip edilebilir, seslerimiz dinlenebilir ve görüntülerimiz alınabilir hale geldi. İster istemez her gün birçok uygulama üzerinden işlemler gerçekleştiriyoruz. Her biri farklı şartlar ve politikalar güderek bizim bilgilerimizi depoluyor. Bu bilgiler ışığında şirketlerini dizayn ediyorlar. En basiti telefonda veya bilgisayarda bir ürünü veya hizmeti arattığınızda karşınıza çıkan reklamlardan zaten bir durumun döndüğünü anlayabilirsiniz. Hatta çoğu zaman telefonda arkadaşınızla konuştuğunuz bir ürünün Instagram’a girdiğinizde reklam olarak karşınıza çıktığını, Google üzerinde bir ürün veya hizmet arattığınızda Youtube’ da karşısına direkt çıktığınızı fark etmişsinizdir.
***
İşin özüne geldiğimizde zaten yıllardır yapılan kişisel bilgilerin depolanması işi bu güncellemelerle beraber artık resmileşmiş ve Whatsapp açık açık yaptığını beyan etmiştir. Keşke her uygulamada Whatsapp gibi bu bilgileri kullandığını bizlere bildirse veya bir sözleşme imzalatsa. Bu sözü bu ara çok duymaya başlasamda “if you don’t pay the product you are the product (ürüne para ödemiyorsanız ürün sizsiniz)” sözü aslında durumu açıklamaya yetiyor da artıyor. Bu arada Whatsapp sözleşmesini kabul ettim ve kullanmaya devam edeceğim.
© 2020 Doğrusöz Gazetesi. Tüm hakkı saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılması yasaktır.