Yüceler yücesi olan isminin hakkı için senden isterim
Bana helâl rızık ver.
Allah’ım, eğer rızkımız semada ise onu indir
Eğer yerde ise onu çıkar
Uzakta ise onu yaklaştır
Yakın ise kolaylaştır
Az ise çoğalt. Çok ise onu bereketlendir. ÂMİN…
Peki ‘rızık’ deyince aklımıza ne geliyor?.. Birçok kişi hemen para olarak yorumlayabilir.
Rızık; Rabbimizin bize verdiği sayısız nimetlerdir. Mesela uyku bir rızıktır, bundan mahrum olanlar çok iyi bilirler. Maalesef insanoğlu elindekinin kıymetini gidince daha iyi anlıyor.
Rızkı yaratan ve veren Allah Teâlâ’dır. Kul, Allah’ın evrende geçerli tabii kanunlarını gözeterek çalışır, çabalar, sebeplere sarılır ve rızkı kazanmak için tercihlerde bulunur. Allah da onun bu tercihine ve çabasına göre rızkını yaratır. Allah’ın yegâne rızık veren olması, tembellik yapmayı, çalışmamayı, yanlış bir tevekkül anlayışına sahip olmayı gerektirmez. Kazanç için, meşrû yollardan gerekli girişimde bulunmak kuldan, rızkı yaratmak ise Allah’a aittir.
Bununla birlikte eş, evlat bir rızıktır. Pandemi döneminde önemini çok daha iyi anladık ki nefes almak da bir rızıktır. Nefes rızkın biterse hayat devam etmez. İyi arkadaş, kardeş, dostlar da rızıktır.
Sağlık, mal, mülk ve akıl da rızıktır. İlim de en büyük rızıklardandır.
Rızık zaman içerisinde yavaş yavaş kesilebilir.
İnsanoğlunun yaptığı bazı hareketler, rızkın artmasına ve azalmasına sebebiyet verir.
Anne ve babaya iyilik etmek rızkı artırırken, onlara ağır konuşmak rızkı daraltabililir. Allah yolunda harcamak, evine aile bireylerine harcamak, rızkı arttırır. Bununla birlikte cimri olmakta bir engeldir çünkü elindeki o malda yetimin, öküzün, fakirin hakkı vardır.
***
Bunumla birlikte biraz da ‘bereket’ten bahsedelim.
Bereket kelimesinin sözlüğe bakınca, asıl anlamı “devenin bir yerde çöküp durması, orada kalıp beklemesi”dir. Bu mânaya bağlı olarak iyi ve hoş karşılanan bir şeyin süreklilik arzedişine bereket denilmiştir. Söz konusu şey maddî ise mevcudiyetini sürdürmek yani tükenmemek anlamında bolluk, mânevî ise yine aynı anlamda saadet kelimeleriyle ifade edilmiştir.
Bereket az olanın çoğa yetmesi, az bir şeyle çok şeyin yapılması..
Peygamber efendimiz (sav) bir kase sütten içti ve bu bir kase süt tüm ashabına yetti.
Çörek otu bereket tanesi demektir Ölümden başka her derde şifadır.
Mesela bereketli topraklar vardır. Orada birçok ürün yetişebilir. Mesela elindeki imkanları kullanmak. berekettir. Yani 5 tane montunuz var ama siz sadece 2 tanesini kullanıyorsanız bu İkisi bereketlidir. Bulunduğunuz şehirde deniz var, deniz mahsulleri… birçok nimet var, kullananlar için bunlar hep berekettir.
Yani kullanılmayan, temas edilmeyen şeyde bereket olmaz. Atalarımız ne demiş; “nerede hareket, orada bereket” ne kadar yerinde bir söz…
Kendimize bakarsak; acaba biz bereketli miyiz, aklımız var, yeterince kullanıyor muyuz, gözlerimizin dilimizin, hakkını verebiliyor muyuz, insanların hatalarını, kusurlarını görmüyor, doğru söz söyleyip, dedikodudan uzak tutabiliyor muyuz?..
Gözün bereketi; haramdan korumak, helale güzele bakmak, güzel görüp düşünmek… Dilin bereketi; hakkı söylemek, doğruyu ve güzel kelimeler kullanmak, bunu diğer bütün organlarımız için söyleyebiliriz (kalp, beyin, el, ayak…)
Yaşam sürecimizde bize verilen tüm nimetlerin farkında olup, değerlerini anlayıp, helal, bol bereketli rızıkları kolaylıkla kazanmak dileği ile…
© 2020 Doğrusöz Gazetesi. Tüm hakkı saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılması yasaktır.