Yerel seçimler yaklaşırken, Kastamonu için belediyeden öncelikli beklenileni Sayın Vali Erdoğan Bektaş özetledi:
En iyi kentsel dönüşüm projesi olan seçilsin!
Kastamonuya bir dönüşüm şart olmasına şart da; kentsel dönüşüm rantsal dönüşüm olmadan nasıl dönüşecek bu Kastamonu?
İşte seçmen bu sorunun cevabını görmek, duymak istiyor, belediye başkan adaylarından.
Kastamonu, neresinden tutsan elimizde kalan bir tual pozisyonunda mevcut haliyle.
Karaçomak Deresi, yıllardır ve de 1996 nazım imar planı ve uygulama planı olmasına rağmen tutsak akıyor. Daha doğrusu akamıyor. Dere diyemiyorum, su kanalı. Çevresinde kümelenmiş yüksek katlı binalar yüzünden basit bir su kanalına dönüştürülmüş durumda.
Yıllardır konunun uzmanları, kanalın asli vazifesi olan dereye dönüştürülmesini salık veriyor. Ama nedense ilave planlarla mevcut durum korunmaya devam ediyor.
Aslında nedeni belli; Arsadan en yüksek geliri elde etme hırsında boğuluyoruz. Kendi kendimizin celladı olmuşuz. Kanala açılan yağmur boruları yetersiz. Her yağmurda bodrum katları sular altında kalıyor. Ne gam! Varsın daha çok paramız olsun!!!
Önümüzde Eskişehir/Porsuk, Adana/Seyhan örnekleri var. Porsuk Çayı, doğası gereği nazlı nazlı akarken Eskişehirin çehresini değiştirdi. Biz birkaç metrekarelik yeşille kendimizi oyalıyoruz.
Kastamonunun en önemli lokomotifi turizmdir deniliyor, ama şehrimiz için önemli bir argüman olan Karaçomak Deresi ön plana çıkarılmıyor.
1996 yılında nazım imar planı ve uygulama planı yapılmış. Ancak bu tarihten itibaren birçok ilave planlarla yol alınmış. Ve bu planlar arasında kentin tarihi ve kültürel dokusunu kapsayacak bir bütünlük kurulamamış. Ee, 2025 projeksiyonlu planlar da kentsel sit alanlarını içermiyor. Sadece 2050 hektar alanı kapsayacak şekilde yapılmış. Bu nedenle de Karaçomak Deresine komşu bütün yapı ve adalar bu plan dahilinde ele alınamamış. Kentsel sit alanları için koruma imar planları halen devam etmekte. Dere çevresine yönelik bodrum katı kullanımını ilgilendiren bir çalışma da yok. Bilakis emsal kararlarla durum daha da içinden çıkılmaz hale geliyor.
Karaçomak Deresi ayrı, sit alanları ayrı bir Kastamonu değil ki!. Kastamonu, doğasıyla, kültürüyle, tarihiyle bir bütün. Ve Kastamonuya bütüncül bir bakış acısıyla yaklaşıp, bu minvalde projeler üretmediğiniz müddetçe ortaya çıkan sonuçlar da yarım yamalak olmaya devam edecektir.
Sayın Erdoğan Bektaşın açıklaması durumu özetliyor. Ne demişti Vali Bektaş:
Kastamonuya bir kentsel dönüşüm şart. Sadece depremden korunma amaçlı ya da gecekondu bölgelerinin ıslahı amaçlı değil. Tamamen tarihi ve kültürel değerleri ortaya çıkarmayı amaçlayan bir kentsel dönüşüm olmalı. Şehrin ağırlıklarını dağıtmak, şehre düzenli ve planlı bir gelişim sağlamak amacıyla yapılacak kentsel dönüşüm kaçınılmaz. Şehrin temel sorunlarının çözümü için bütüncül bakış acısı altında bir kentsel dönüşüme tabi tutmak zorundayız. En iyi kentsel dönüşüm projesini sunan aday seçilsin. Nokta.
Tebessümle kalın.
© 2020 Doğrusöz Gazetesi. Tüm hakkı saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılması yasaktır.