YEREL SEÇİMLERİ DEĞERLENDİREN CHP İL BAŞKANI ERBİLGİN; ‘Seçmen, güçlü bir değişim çağrısı yaptı’ CHP İl Başkanı Hikmet Erbilgin, partisinin il başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, yerel seçim sonuçlarını değerlendirdi. 31 Mart yerel seçimlerinin ülkemize ve Kastamonu'ya hayırlı olmasını temenni eden Erbilgin, Kastamonu genelinde yeni göreve başlayan 20 belediye başkanına başarılar dileyerek; “Bundan sonraki süreçte kazandığımız belediyelerde vatandaşları halkçı bir belediyecilikle  buluşturmanın yollarını ararken muhalefette bulunduğumuz yerlerde ise belediye başkanlarını denetleme vazifemizi, halkın çıkarlarını gözetme vazifemizi yerine getireceğiz. Onların vaatlerini takip ederken Cumhuriyet Halk Partisi'nin önerilerini seçmenlerin isteklerini yönetim ile buluşturacağız. Bu seçim sürecinde seçimlerin Kastamonu’da huzur içinde geçmesinden dolayı çok mutluyuz. Görevini yapan, sandık başına giden bütün yurttaşlarımıza teşekkür ediyorum.” “BÜYÜK ŞEHİRLERİ YÖNETEN BİR PARTİNİN İL BAŞKANI OLMAKTAN GURUR DUYUYORUM” Seçim sonuçları ile ilgili genel bir değerlendirme yapan Erbilgin şu sözleri aktardı; “Adalet ve Kalkınma Partisi, gayri safi milli hasılanın yüzde 70’ine sahip büyük şehirleri yönetirken bugün CHP olarak Aydın, Eskişehir, Hatay, Muğla, Tekirdağ ve İzmir'in yanına İstanbul, Ankara, Adana, Mersin ve Antalya'yı eklemiş bulunmaktayız. Bu büyük şehirleri yöneten bir partinin il başkanı olmaktan da kıvanç duyuyorum. İlimiz açısından da çok değerli sonuçlar elde ettik. Seçimlere gitmeden önce AKP 14, CHP 1, İYİ Parti 1, MHP 4 belediyeyi yönetirken, 31 Mart tablosu karşımıza şunu çıkartmıştır; Nüfusun yoğunluklarını da dikkate alarak, artık AKP 10, CHP 3, MHP 7 belediyeyi yönetmektedir. Seçmenlerin bizlere verdiği diğer bir mesaj ise artık çizgileri aynı olsa bile seçmen, 14 belediyeyi değiştirmiş bulunmakta. Bu, seçmenlerin güçlü bir değişim çağrısına da işaret ettiğini düşünüyoruz. Onun dışında CHP Kastamonu’da sadece Daday Belediyesini yönetirken yurttaşlarımız Cide ve Araç Belediyesi'ni de yönetme imkanı vermiş bulunmakta. 31 Mart’tan önce CHP il genelinde 1 İl Genel Meclisi üyesi ile temsil edilirken bugün Abana ve Azdavay'da temsil hakkı elde etmiştir. 31 Mart’tan önce CHP tüm belediyelerde 21 belediye meclis üyesi ile temsil edilirken bugün 34 belediye meclis üyesi CHP’yi temsil etmektedir.” “Doğan, artık ünlü değildir” AK Parti İl Başkanı Doğan Ünlü’nün seçim sürecisinde CHP İl ve İlçe Başkanlığı tarafından yöneltilen sorulara cevap vermemesini eleştiren Hikmet Erbilgin, sözlerine şöyle devam etti; “Doğan, artık ünlü değildir. Siyaset bir uzlaşma, istişare ve görüş alışverişidir. İlin ilçenin ihtiyaçlarını, iktidar ve muhalefet ile birlikte konuşma,  onun üzerine bir çözüm geliştirme işidir. Siyasette uzlaşmadan uzak durursanız seçmen bunun gereğini yapar. Sayın Doğan Ünlü ile aynı mevkide siyaset yapan iki insan olarak dönem dönem siyasi atışmalarımız olmuştu. Sayın Doğan Ünlü, iktidarın il başkanı olma sorumluluğunu unutup, büyük bir kibirle, bizim eleştirimize cevap vermemiştir. Seçmen de madem ki eleştirilere cevap vermiyorsun, o zaman biz seni değiştirelim demiştir. Bu nedenle de seçmenin gereken cevabı verdiğini düşünüyorum.” “VİDİNLİOĞLU, BABAŞ DÖNEMİ İLE İLGİLİ KAMUOYUNU BİLGİLENDİRMELİ” AK Parti İl Başkanı Doğan Ünlü gibi, eski Belediye Başkanı Tahsin Babaş’ın da sorulan sorulara ve yapılan eleştirilere cevap vermediğini hatırlatan Erbilgin, şu sözleri aktardı; “Doğan Ünlü ile aynı hatayı Tahsin Babaş da yapmıştır. Bizler siyasetçiler olarak, bir belediyenin eksiklerini, yapılması gerekenleri ve belediye başkanı ile ilgili var olan sorunları eleştirme görevimiz var. Tahsin Babaş’a birçok soru sormuştum, başka zamanlarda da yönettiğimiz eleştirileri cevap verme zahmetinde bulunmadılar. Bizleri görmezden geldiler, seçmen de artık onları görmezden gelmiştir. Şimdi yapılması gereken önümüzde merkez de dahil olmak üzere 20 tane ilçe var. Bu ilçelerin ihtiyaçları neyse, Kastamonu’nun gelişmesine nasıl katkı sağlayabilecekse, tek tek bunları yapmamız gerekiyor. Biz belediyelerimizde bunları yapacağız, şeffaf, açık bir belediye olarak görevimizi yapacağız. Diğer belediye başkanlarından da beklentimiz budur. Özellikle sayın Vidinlioğlu’ndan Tahsin Babaş dönemi ile ilgili kamuoyunu şeffaf bir biçimde bilgilendirilmesini talep ediyoruz. O dönemde belediyede neler olduğunu kamuoyuyla paylaşmasını rica ediyoruz. Bizler de bu işin takipçisi olacağız.” “DADAY KAYMAKAMI TAYİN İSTEMELİ” Daday’da gerçekleşen seçim sürecini de değerlendiren CHP İl Başkanı Erbilgin; “Daday’da AK Parti seçim sonuçlarına dramatik bir şekilde itiraz etmiştir. Seçim itiraz hakkı her zaman vardır, ama onun öncesinde, bizleri üzen Daday Kaymakamı’nın sandık bölgesine seçim hakimi ile birlikte girmesidir. Bu olay, demokrasinin bağımsızlığı açısından yaralayıcı olmuştur. Sayın kaymakamın görevi sandık bölgesine gelmek değildir. Eğer sandık bölgesine geliyorsanız ve bir parti lehine girişimlerde buluyorsanız seçmenler ve bizler Daday Kaymakamı’nı iktidarın ilçe başkanı gibi görme hakkını kendimizde buluruz. Dolayısıyla, sandık bölgesine, bağımsız karar verilmesi gereken seçim amirinin gelmesi şık olmamıştır ve provokatif bir davranış olmuştur. Bu yüzden sayın Kaymakam devlet adına görev yaptığını yeniden gözden geçirmeli ve Daday’da bu işe bu şekilde yaklaştığı için bir an önce tayin istemelidir” dedi. “YÜKSEK SEÇİM KURULU KARARINI VERMİŞTİR” Daday’da yapılan itirazlara Yüksek Seçim Kurulu’nun son verdiğini belirten Hikmet Erbilgin, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı; “Daday İlçe Seçim Kurulu, Daday seçimlerinde, 1006 numaralı sandıkta, bir oy nedeniyle, sandık kurulunda görev yapan herkesi zan altında bırakacak, onların yargılanmasına yol açacak girişimde bulunmaktan gözünü kırpmamıştır. Ancak görülüyor ki İlçe Seçim Kurulu bu konu ile ilgili Yüksek Seçim Kurulu'ndan görüş almıştır ve bu görüş şöyledir, ‘31 Mart yerel seçimlerle ilgili olarak Adalet ve Kalkınma Partisi itirazda bulunmuştur. Yüksek Seçim Kurulu itirazı değerlendirmiş ve yapılan oylamayı geçerli bulmuştur. Adalet ve Kalkınma Partisi'nden itiraz edenlerin, belediye başkanının bir an önce vazifesini başlaması ve huzurun sağlanması için bu süreci sonlandırmaları gerekmektedir.” (Emre Kiriş)