Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, yaptığı açıklamada, yaklaşan Kurban Bayramı öncesi vatandaşlara uyarılarda bulunarak, bilgi verdi. Bayraktar, açıklamasında, yaklaşık 850 bini büyükbaş, 2,8 milyonu küçükbaş olmak üzere 3 milyon 650 bin baş hayvan kesileceğini tahmin ettiklerini bildirerek; “Kurbanlıklar için bu yıl halkımızın ödeyeceği tutarın, 10 milyar 67 milyon lirayı bulacağını hesaplıyoruz” dedi.
Bayraktar, yaptığı açıklamada, kurbanlık satışlarının illere ve bölgelere göre farklılık arz ettiğini, kimi yerlerde canlı kilogram ve et fiyatı üzerinden, kimi yerlerde ise canlı hayvan üzerinden pazarlık yöntemiyle satış yapıldığını belirtti. Şemsi Bayraktar, Ziraat Odalarından aldıkları bilgilere göre, bu yıl kurban döneminde hayvan fiyatlarının; illere ve canlı ağırlığa göre farklılık göstermekle birlikte, hayvan başına, büyükbaşta 5 bin ile 20 bin lira, küçükbaşta ise 750 lira ile 3 bin 500 lira arasında değişmesi, canlı ağırlık fiyatının da kilogram başına, büyükbaş hayvanlarda 17 ile 25 lira, küçükbaş hayvanlarda 15 ile 28 lira arasında olmasını tahmin ettiklerini bildirdi.
KOYUN DERİSİNİN KİLOSU 10 LİRA, SIĞIR DERİSİ 4 LİRA
Bayraktar, kurban derileriyle ilgili yaptığı açıklamada; “Standartlara uygun kesilmiş ve tuzlanmış yaş koyun derisi yaklaşık 10 liraya satılmaktadır. Ortalama 2 milyon 800 bin küçükbaş hayvan kesileceği hesap edildiğinde küçükbaş hayvanların derilerinin ekonomik değeri yaklaşık olarak 28 milyon lirayı bulacağını ifadelerini kullandı. Bayraktar, “Sığır derisinin kilogramının 4 lira olduğu göz önüne alındığında kesilecek 850 bin büyükbaş hayvandan elde edilecek derinin değeri 102 milyon liraya ulaşacaktır” diyerek, kuralları uyulması halinde kurban deri piyasasının toplamda 130 milyon lira gibi bir rakama ulaşacağını söyledi.
“BELEDİYELER PAZARLARINI GELİR KAPISI OLARAK GÖRMEMELİ”
Kurbanlık satmak isteyen üreticilerin, büyükşehirlerde her ilçede farklı olmak üzere satış yerlerine çadır kirası ödediğini, fiyatların illere ve ilçelere göre farklılık arz ettiğini vurgulayan Bayraktar, şunları söyledi: “Buralardan yüksek ücretler alınmaması yönünde belediyelere her yıl uyarılarda bulunmamıza rağmen, ne yazık ki bu yıl da ciddi paralar alınmıştır. Belediyelerin buraları gelir kapısı olarak değil, halkına hizmet yeri olarak görmesi gerekmektedir. Kurban satıcıların yaklaşık 15 gün kaldıkları süre içinde; Ankara’da 3 bin 500 ile 5 bin 50 lira arasında, İstanbul’da 7 bin 500 ile 13 bin lira arasında, İzmir’de 4 bin 500 ile 6 bin 500 lira civarında çadır kirası ödemişlerdir. İzmir’de sadece alana bu para ödenmekte, çadır masrafları satıcılara ait olmaktadır” dedi.
“KASAPLAR, KÜÇÜKBAŞI 50 LİRADAN, BÜYÜKBAŞI 250 LİRADAN KESECEK”
Kurban bayramlarının son yıllarda kasaplar için önemli bir gelir kapısı olduğunu belirten Bayraktar, “Kasaplar, hayvanları kesme, yüzme, parçalama gibi işler için küçükbaşta 50 lira, büyükbaşta ise 250 lira civarında para almaktadır. Büyükbaş hayvanlarının yarısının kasaplar tarafından ücret mukabilinde kesileceği tahminiyle, 425 bin büyükbaş hayvan için kasaplara ödenecek meblağ 106 milyon 250 bin lirayı bulacaktır. Aynı şekilde küçükbaş hayvanların yarısının kasaplar tarafından kesileceği hesabıyla 1 milyon 400 bin küçükbaş hayvan için kasaplara ödenecek tutar 70 milyon liraya ulaşacaktır. Buna göre, kasaplara ödenecek bedel toplamda 176 milyon 250 bin lirayı bulacaktır. Bunların yanı sıra kelle, paça, işkembe, bağırsak gibi sakatatlar kurban kesenler tarafından çoğunlukla alınmamakta, kasaplara veya toplayıcılara bırakılmaktadır. Bu da ciddi bir ekonomik değer oluşturmaktadır” diye konuştu.
“KURBAN KESİMİ İÇİN VEKÂLET VERECEKLER DİKKATLİ OLMALI”
Kurban Bayramı döneminde birçok dernek ve vakıfların, hayır işlemeyi düşünen vatandaşların verdiği vekâletle onlar adına kurban kesmek için faaliyet içine girdiğini hatırlatan Bayraktar, şöyle konuştu: “Vekâletle kesimde zaman zaman vatandaşlarımız mağdur olabilmektedir. Dernek ve vakıflara yatırılan paraların kurban kesiminde kullanılması ve bunların iyi bir şekilde denetlenmesi çok önemlidir. Vekâleten kurban kesmeyi taahhüt eden bu kuruluşların, bu dönemde ne kadar hayvanı nereden aldığı, hangi şartlarda ve nerelerde ne kadar kurbanlık kestiği, vekâleti veren kurban sahibinin vekâletinin yerine getirilip getirilmediği, yetkili kurumlar tarafından sıkı bir şekilde kontrol edilmelidir. Aksi takdirde hem hayır işlemeyi düşünen vatandaşlarımızın hem de üreticilerimizin mağduriyeti söz konusu olabilecektir” dedi. Hayvan pazarlarından kamu kuruşları tarafından hayvanların sağlık kontrolü yapıldığını hatırlatan Bayraktar, “Bu kontrollerin yanı sıra hayvanların yaş uygunluğu, gebe olup olmadığı gibi vasıflar yönünden yapılan kontrollerde de titiz davranılması gerekmektedir. Böylece halkımıza gönül rahatlığıyla kurbanlığını seçme imkânı getirilecek ve mağduriyeti önlenecektir” ifadelerine yer verdi.
“DÖVİZDEKİ ARTIŞ KURBAN FİYATLARINI FAZLA YÜKSELTMEDİ”
Döviz artışının kurban fiyatlarına da çok fazla etki etmeyeceğini belirten Bayraktar, “Hayvan fiyatlarındaki artış enflasyonun altında. Yüzde 8-10 gibi bir artış var ve bu rakam enflasyonun altındadır. Ciddi bir artış olmadığı görülüyor. Bu bakımdan kurban kesecek vatandaşlarımız rahat olsun fiyatlar aşırı yükselmedi. Yeterli sayıda kurbanlık da var. Bizim mazot, gübre, yem, ilaç kalemlerimiz ithalata bağlı olarak üretiliyor. Yükselen döviz, bunların maliyetlerini artıracaktır. Desteklemelerin yeniden gözden geçirilmesi ve bu maliyet artışlarını dikkate alarak bir destekleme bütçesi yapılmasını talep ediyoruz” diyen Bayraktar, Kurban Bayramı’nın ülkemize ve bütün İslam âlemine barış ve huzur getirmesi temenni ederek, tüm İslam âlemine huzurlu bir Kurban Bayramı diledi. (Haber Merkezi)
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.