“VATANDAŞLARIN YÜZDE 90'INDA AFAD ÇANTASI YOK”

Düzce'de meydana gelen 6 büyüklüğündeki deprem için ilk olarak geçmiş olsun dileklerini ileten Yalçın Uçar isimli vatandaş; “Deprem anında insanlarımız neler yapması gerektiğinin bilincinde değil. Sadece sarsıntı olduğunda dışarı çıkmasını biliyorlar, başka bir şey bilmiyorlar. Vatandaşların yüzde 90'ında afet çantası yok. Bu istatistiklerin içerisinde ben de varım maalesef. Deprem çantasının her evde olması şart. Kastamonu'da da büyük bir deprem yaşamıştık. Meydana gelen deprem 99 senesinde yaşanmıştı. O zamanlar 9 yaşındaydım. Çocuktum ama hatırladığım kadarıyla meydanlarda ve yakınında yerleşim yeri olmayan tepeler de kalmıştık. Vatandaş olarak, devletimiz tarafımızdan bilinçlendirme yapılması lazım. Vatandaşların bu kadar bilgisiz olmasından devlet sorumlu. Geçtiğimiz günlerde tatbikat yapılmış bundan kimin haberi var? Sadece telefonlara mesaj geldi herhangi bir bilgi gelmeden. Kim uydu bu tatbikata? Kimsenin uyduğunu düşünmüyorum, uyan varsa da gösterin, ben görmedim. Bilgilendirme konusunda, tatbikat konusunda, insanlarımızın bilinçlenmesi konusunda eksik kalıyoruz" ifadelerine yer verdi.   

“KASTAMONU HALKI OLARAK BİR DEPREM AFETİNE HAZIR DEĞİLİZ”

Deprem anında yapılması gerekenler hakkında bilgi veren bir lise öğrencisi de; “Herhangi bir sarsıntı anında sağlam olduğunu bildiğimiz herhangi bir eşyanın yanına kafamızı koruyarak çömelmeliyiz. Deprem dursa bile asansörlere binmeden merdivenlerden hızlı bir şekilde inmeliyiz. Okullarda ve AFAD tarafından bilinçlendiriyoruz. Kastamonu halkı olarak bir deprem afetine hazır değiliz. Halkımız gerçekten çok umursamaz ve bilinçsiz. Deprem anından balkonlardan atılıyorlar ya da hızlıca çıkıyım diye asansörleri kullanıyorlar. Bilinçsiz bir toplumuz" dedi.

"İLLA BİR DEPREMİN OLMASINA GEREK YOK, DEPREM OLMADAN ÖNEMLİ ALINMASI GEREKİYOR"

Küçük yaşlardan bu yana depremle ilgili bilgilendirmelerin sürekli hayatında olduğunu vurgulayan Rabia Soydaş ise; “Deprem anında sağlam eşyaların yanına kafamızı koruyacak şekilde çömelmemiz gerekir. Küçük yaşlarımızdan bu yana sürekli depremle alakalı bilgilendirmeler yapılıyordu ve bu bilgilendirmeler sayesinde öğrendim. Bu tarz doğal afetlerde, soğukkanlı ve olaya daha bilinçli bir şekilde yaklaşmamız gerekir. AFAD çantası evimde bulundurmuyorum, hiç de oluşturmayı düşünmedim. Bunun da sebebini çok ciddi bir afet yaşamamama bağlıyorum. Ama çok ciddi bir şekilde birebir içerisine girseydim hazırlığım da o denli sağlam olurdu. Vatandaşlar yeterli bilgiye sahip değil. Bilgileri yeterli olsaydı böyle anlarda insanlar beklemek yerine kendilerini bir yerlerden atarak zarar vermezlerdi. Bu yüzden daha bilinçli olmaları gerekiyor. Bilgilendirmenin daha iyi yapılması lazım. Bilgilendirme yöntemlerini az buluyorum. Depremin çok sık yaşandığı yerlerde bunun uygulamalı bir şekilde yapılması gerekiyor. Geçtiğimiz günlerde eş zamanlı olarak deprem tatbikatı gerçekleştirildi, bunun daha sık yapılması gerektiğini düşünüyorum. Bunun için illa bir depremin olmasına gerek yok, deprem olmadan önemli alınması gerekiyor. Kastamonu yapısı gereği de herhangi bir depreme hazır değil. Yapılarına baktığımızda çok eski hatta bazı yapılar çatlamış bir şekilde. Allah göstermesin ama şiddetli bir deprem yaşarsak şehir olarak ciddi manada yıkımlar meydana gelebilir. İnsanlar dışında yapılar da bu konuda önem taşıyor."

"DOĞAL AFET KARŞISINDA ÖNLEM BİLE ALAMADAN KADERE BIRAKIYORUZ"

Halk olarak doğal afetler konusunda herhangi bir hazırlıklarının olmaması ve bilgilendirme konusunda cahil kaldıklarını dile getiren Ayten Yılmaz; “Sarsıntı anında az çok ne yapmamız gerektiğini biliyoruz. Daha öncesinde İstanbul’da yaşıyordum o zaman depremden çok korkmuştuk. O zamanlar afet çantam falan hazırda bekliyordu ama burada herhangi bir hazırlığım yok. İstanbul’da yaşarken hastanede görev yapıyordum. Orada AFAD tarafından bilgilendirme yapılmıştı. Halk olarak doğal afet karşısında önlem bile alamadan kadere bırakıyoruz” şeklinde konuştu. (Banu Türkmenoğlu)