‘Milleti birbirine mi düşüreceksiniz?’
...
‘Milleti birbirine mi düşüreceksiniz?’
MHP İl Başkanı Yüksel Aydın, İl Başkanlığı tarafından Pınarbaşı’nda muhtarlarla düzenlenen istişare ve bilgilendirme toplantısına katıldı. Aydın, ilçeye huzur gelmesi gerektiğini ifade ederek; “Memleketin Kastamonu’daki sahibi sayın valimizdir. Bunlar çok tehlikeli cümleler, kahveleri ayırdık, camileri ayırdık, ne yüzüne, sen yıllardır burada yaşamamışsın sayın belediye başkanı, gelmişsin ve millet seni seçmiş taktir etmiş, bunun karşılığı bu milleti bölüp parçalamak mı? Bana kendi meclis üyeleri bile geldi. Kendi meclis üyeleri bile bundan bezmiş. Dolayısıyla bunların derhal düzeltilmesi gerekiyor” dedi. “Kastamonu’da Pınarbaşı için bir olduk” sloganıyla gerçekleştirilen toplantıya katılan İl Başkanı Yüksel Aydın, MHP’nin 50 yıllık bir geçmişi olduğunu hatırlatarak; “50 yıldır her hizmetini, her çalışmasını bu ülke için karşılıksız yapmıştır. Biz bu ülkeyi karşılıksız sevdik. Yani bizde oy vermiş ya da vermemiş. Yarın verecekmiş, vermeyecekmiş hiç bunları düşünmüyoruz. Biz önce ülkenin huzuru, Türk milletinin huzuru, Türk Devleti’nin geleceğini düşünüyoruz. Yoksa siyaset bugün var, yarın yok. Siyaseti 3 ay yapıyorsunuz, sonra 5 yıl huzurlu yaşamak için öngördüğünüz insanları seçiyorsunuz. Dolayısıyla MHP olarak Kastamonu’da 31 Mart itibariyle kayda değer bir seçim başarısı kazandık. Bütün Kastamonuluların bize olan güveni ile merkezde yüzde 50 oy alarak, İl Genel Meclisi’nde yüzde 46’ya varan bir oyla kazandık. Yani 24 Haziran seçimlerinde 49 bin olan oyumuz, 90 binlere yanaştı. Onun için dağ, taş bizlere oy verdi diyoruz. Biz Pınarbaşı’nda belediyeyi alamadık ama hiç fark etmiyor. Bugün buradayız, olmaya da devam edeceğiz. MHP bundan sonra sizleri seçimden seçime ziyaret eden bir parti değil, sizleri her an, her dakika bütün sorunlarınızla elimizden geldiği ölçüde geçmişte olduğu gibi ilgilenen, bir siyasi parti olarak devam edecek. Bizim ‘Belediyeyi bize verdiyseniz hizmet ederiz, vermediyseniz yanınızda olmayız’ şeklinde bir anlayışımız yok. Olmadı, olmayacak. Dolayısıyla sizi yalnız hissedenler, sizi sahipsiz hissedip birbirinizi düşürenlerde buradan sesimizi duysun. 31 Mart’ta seçimler bitti, siyasette bitti. Cenab-ı Allah kime ne nasip ettiyse etti. Pınarbaşılılar böyle bir takdir göstermiş, başımız gözümü üstüne, hiçbir sıkıntı yok. Kastamonu’da da yüzde 50 oy ile biz aldık. Bundan da sıkıntı olmaması lazım. Siyaset 31 Mart’ta bitmiştir, sen Belediye Başkanlığı’nı yapacaksın, öbürü Belediye Meclis üyeliğini yapacak, öbürü İGM üyeliğini yapacak, bende il başkanlığını yapacağım, öbürü de ilçe başkanlığını yapacak” dedi. “CAMİLERİ AYIRDIK, LOKANLATALARI AYIRDIK NE DEMEK?” Huzursuz bir şehirde hiçbir sonuç alınmayacağını sözlerine ekleyen Yüksel Aydın; “Siyaseti sadece kendi nefsinizi tatmin etmek için yaptığınız zaman, o siyasetin ne kendinize, ne partinize, ne de bulunduğunuz şehre hiçbir faydası olmayacaktır. Biz şimdi nüfus bazında Kastamonu’nun yüzde 73,8’ini yönetiyoruz. Belediye başkanlarımız hiç ayırmadan, hiç kayırmadan çalışıyor. Biz sadece liyakate bakıyoruz. Liyakati varsa, AK Partiliymiş, CHP’liymiş diye değerlendirmiyoruz. Sadece değerlendirdiğimiz tek şey bu millete yapacağı hizmet. 7 belediyemizde de böyle. Hiç ayırmıyoruz. Millet huzurlu olacak. Daha öncede bu şehri 2 dönem biz yönettik. Hiç huzursuzluk verdik mi? Pınarbaşı İlçe Başkanımızın söyledikleri dehşet verici şeyler. Anlaşılabilir şeyler değil. Kastamonu’da böyle bir şey yok. Ne demek ‘Neredeyse kahveleri ayırdık, lokantaları ayırdık’ bu nasıl sözdür? Böyle şey mi olur? Yazık günah değil mi? Biz sıradan bir şehir değiliz. Kastamonu denilince Cumhuriyet’in kuruluşunda verdiği mücadeleler hiç mi akıllarına gelmiyor? ‘Camileri ayırdık, lokantaları ayırdık’ böyle şeyler olmaz. Sayın başkana çağrıda bulunuyorum, böyle şey olmaz. 5 sene sen yöneteceksin zaten. Millet seni seçmiş zaten. Kendine çekin düzen ver. Sen belediye başkanısın, belediye başkanlığı yapacaksın. Herkes görevini yapacak” diye konuştu. Kastamonu için mücadele ettiklerini ve çok eksikliklerin olduğuna işaret eden Aydın; “Pınarbaşı’nda hasta sevklerinde sorunlar varmış. Bunu İl Sağlık Müdürümüzle görüşeceğim. Acil vakalarda Karabük, Pınarbaşı’na daha yakın. Ama teknik olarak herhalde mümkün değil, onu bir kere sorup öğrenelim” şeklinde konuştu. “KENDİ MECLİS ÜYELERİ BİLE BUNDAN BEZMİŞ” Kastamonu’da da birçok konuda sıkıntı yaşadıklarına dikkati çeken Aydın; “Ama bir şekilde bunları çözüyoruz. Eğer burada bir ayrımcılık yapılıyorsa bunu kim yapıyorsa eli kolu kırılsın. Bir avuç insansınız burada. Çok ayıp. Esnaftan bile alışveriş yapmıyormuş, doğru mudur bilmiyorum. Birde mazotu buradan almıyormuş dimi, çöp kamyonunun içerisine tankeri saklamışta, Eflani’den getirmiş. Bu doğru mudur? Azdavay’daki arkadaşımıza ne kadar gına geldiyse artık ihaleye girmedi. Vermiyorum mazot dedi. Bu nedir yahu, bu konuda ben buradan gider gitmez Sayın Valimize konuyu arz edeceğim. Memleketin Kastamonu’daki sahibi sayın valimizdir. Bunlar çok tehlikeli cümleler, kahveleri ayırdık, camileri ayırdık, ne yüzüne, sen yıllardır burada yaşamamışsın Sayın Belediye Başkanı, gelmişsin ve millet seni seçmiş taktir etmiş, bunun karşılığı bu milleti bölüp parçalamak mı? Bana kendi meclis üyeleri bile geldi. Kendi meclis üyeleri bile bundan bezmiş. Dolayısıyla bunların derhal düzeltilmesi gerekiyor” dedi. “MİLLETİ BİRBİRİNE Mİ DÜŞÜRECEKSİNİZ?” “Pınarbaşı Belediye Başkanını dinlediğinde sanki her şeyin yolunda olduğunu zannediyorsunuz” diyen Aydın, şunları kaydetti; “Sayın başkanı dinlediğinizde Pınarbaşı’nda sanki her şey tozpembe, herşey yolunda. Bir televizyon programında dinlediğimde gevşek gevşek konuşuyordu. Ben de dedim herhalde her şey yolunda. Bu yüzden herkes üzerine düşeni yapması gerekiyor. Siyaseti bir kenara bırakıp kanaat önderleri, bir insanımızın burnunun kanaması demek olacak iş değil. Ne demek cami ayırmak, kahvehaneyi ayırmak, ne demek hoca minareden ezan okudu diye. Ne yapsın okumasın mı, emekli imam adam. Sayın başkanı, ne oldu ezan okuduysa, senin ezanın farklı mı sanki. Olmaz böyle bu çok yanlış. El birliğiyle, buranın kanaat önderleriyle, bunu makul bir seviyeye getirelim. Pınarbaşı bizim için her şeyiyle önemli, her ilçemiz bizim için önemli. Bu işi mutlaka düzeltelim. Camiyi, marketi, kahvehaneyi ayırmak, soğuk savaş dönemlerini hatırlatıyor. Pınarbaşı’nın yüzde 70’i birbirleriyle akraba zaten. Milleti birbirlerine mi düşüreceksiniz. Bu mevzuları mutlaka bize düşen ne ise MHP olarak 7/24 telefonum açık. Hangi görüşe sahip olursanız olun, kimi desteklediyseniz destekleyin, bizim elimizden gelen bir şey var ise İl Başkanlığı olarak bizler yapmaya hazırız. Bu şehir sizin şehriniz. Burada sizler yaşıyorsunuz. Seçeceğimiz yöneticileri çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Siyasi değerlendirme önemli ama insani değerlendirme daha da önemli. Hakikaten bu adam bizi yönetebilir mi? Yani şu şahıs Pınarbaşı’nı yönetebilir mi? Buna bakmamız gerekiyor. Sizin oyunuz burada çok kıymetli. Bakın şimdi hepiniz huzursuzsunuz. Ama düzelmeyecek bir şey yoktur inşallah. İnşallah Belediye Başkanımız aklını başına alır, toparlarız inşallah. Sayın valimiz olsun, bizler olsun devreye gireriz, toparlarız diye düşünüyorum. Camileri ayırdık, marketleri ayırdık, kahvehaneleri ayırdık, lokantaları ayırdık böyle olmaz. Yandığımız gündür, kesinlikle ve kesinlikle bunu en kısa zamanda söz veriyorum bunu çözeceğiz” “PINARBAŞI’NA HUZUR GELMESİ GEREKİYOR” Aydın, şöyle devam etti; “Ülkemiz zor günlerden geçiyor, bunun için Cumhur İttifakı oluştu, hiçbir beklenti olmadan Türk Milletinin yarınları adına. Yaşananları ve siyasi tabloları görüyorsunuz, Allah Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a da, Milliyetçi Ülkücü Hareketin Lideri Devlet Bahçeli’ye de uzun ömürler versin. Ülkemiz zor dönemlerden geçerken, Türkiye birçok badireyi bu birlik ve beraberlikle atlatırken şurada yaşanan hadiseler hakikaten mide bulandırıyor. Bunlara gerek yok. 31 Mart’ta seçim artık bitti, sen seçildin, milletimiz sizi taktir etti. Bu milleti çöp arabasında mazot tankeri taşıttırarak olmaz. Mazot ihalesine girmem diyor, artık bıkmış. Bahçesine koyduğu çöp konteynırına 14 bin lira para cezası kesiyor. Bu Azdavaylı iş adamı. İstihdam oluşturuyor, 150-200 kişi çalıştırıyor. Bizler bu insanlara böyle davranırsak, buradaki esnafa böyle hor gözle bakarsak, bunlardan ne bekleyeceğiz o zaman. O yüzden süratle Pınarbaşı’na huzurun gelmesi gerekiyor. Kastamonu Devlet Hastanesi çok güzel bir tesis ama hastanenin yönetiminde sıkıntılar var. Bu konuyla ilgili yetkililere bir kez daha çağrıda bulunuyorum. Bu da son olsun. Bütün ilçelerimizde biz, MHP İl Başkanlığı olarak bu tür toplantıları gerçekleştireceğiz. Muhtarlarımızı her ilçede ayaklarına kadar gidip dinleyeceğiz” (Haber Merkezi)Kaynak:
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.