2 Ocak 2021 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan Cumhurbaşkanı kararıyla, Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü’ne Prof. Dr. Melih Bulu atadı. Haliyle öğrenciler de ciddi bir tepkiyle karşıladı durumu. Öğrencilerin asıl karşı çıktığı konu; yeni rektörün kurum dışından birinin olması ve demokratik yollarla değil atama yoluyla gerçekleşmesi. Haliyle bu da üniversite öğrencilerini tabiri caizse çileden çıkardı.
ÖĞRENCİ VE AKADEMİSYENLERDEN TEPKİLİ AÇIKLAMALAR
1980 darbesi rejiminin hüküm sürdüğü dönemden beri ilk kez okul dışından bir rektör ataması yapıldığını ifade eden öğrenciler açıklamalarında şu ifadelere yer verdi; “Akademi, ideolojiler üstü bir oluşumdur; ancak üniversite mensuplarının iradesinin hiçe sayılarak üniversitemize bir rektör atanması politiktir. Biz Boğaziçili öğrenciler olarak üniversitemizin ilkelerine ve kültürüne binaen, üniversitemizin özerkliğinin; kişiliğine ve geçmişine bakılmaksızın tepeden atanan herhangi bir akademisyen ile değil, üniversite mensuplarının yaptığı demokratik yollarla belirlenen bir rektör seçimiyle sağlanacağını savunuyoruz.”
Öğretim üyeleri ise açıklamalarında şu sözlere yer verdi; “1 Ocak 2021 gece yarısı 1980’lerin askeri vesayet rejiminden sonra ilk kez üniversitemize kurum dışından bir rektör atanmıştır. Bu durum 2016 ‘dan bu yana ağırlaşarak sürmekte olan rektör seçimlerini ortadan kaldıran antidemokratik uygulamaların bir devamıdır. Üniversitemizin akademik özerkliğini, bilimsel özgürlüğünü ve demokratik değerlerini açıkça ihlal eden bu uygulamayı kabul etmiyoruz.”
…
Melih Bulu öğrencilerle bir araya geldiğinde ortaya çıkan diyaloglarda bir hayli garip. Ancak Melih Bulu’nun sakinliği de takdire şayan. (Bunu da belirtmeden geçemeyeceğim, fazla rahattı) Dikkatimi çeken bir diğer nokta ise bir öğrencinin Melih Bulu’ya sorusunu ve endişesini aktarması oldu. Şöyle diyordu öğrenci; “Bizim sizin şahsi fikrinizle ya da siyasi seçiminizle bir problemimiz yok. İki gün sonra hak etmeyen bir hoca Boğaziçi’ne gelirse bu hocadan ders alıp mezun olan öğrencinin hali ne olacak?” haklı sorusunu sordu. Ve bana kalırsa oradaki en mantıklı soruyu yöneltti.
Zaten her yıl okumuş işsiz kervanına bir kafile daha ekleyen üniversiteler ve “çok üniversite eşittir gelişmiş toplum” algısı Türkiye’de olduğu müddetçe bu durum sıkıntı yaratmaya devam edecek. Böyle ismini duyurmuş ve ülkede birçok başarılı insanın yetişmiş olduğu sayılı üniversitelerin de aynı kadere maruz kalacağından korkan öğrenciler durumu en doğal hakları gereğince protesto ettiler. Ben burada herhangi bir sorun göremiyorum. Asıl sorun sonrasında yapılan müdahaleydi. Üniversite kapısına kelepçe vurulması bir yana sanki azılı terör örgütü unsuru, uluslararası kaçakçılık yapan bir suç ikametine baskına gider gibi bir tavrın sergilenmiş olması başlı başına bir sorundu. Burada yapılan da köklü ve başarılı bir geçmişi olan üniversitenin öğrencileri kendi üniversitelerinin adına leke sürdürmek istemedikleri için bu verilen karara karşı geliyor. Bu da onların EN DOĞAL HAKKI! Araya provokatörlerin karıştığı iddiaları doğrudur yalandır bilmiyoruz. Ancak, karar verilen bir konuda o karara katılmıyorsan buna karşı olduğunu belirtmek bir haktır. Anayasa 34’ncü madde bize bu hakkı tanımlar. “Herkes önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.” Yani durum provokatörler karıştı diyerek engellenmesi olaya farklı bir boyut kazandırılmaya çalışılmasını doğru ve hakkaniyetli bir durum olarak göremiyorum. Mademki ortada bir karar veriliyor öyleyse bu kararı verenler bu karara gelecek olan tepkilere de hazırlıklı olmalılardı. Gözaltına alınan şuan için 36 kişiden söz ediliyor. İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı bu kişilerin arasından 15 kişinin öğrenci olmadığını belirtti. Hadi diyelim ki 15 kişi öğrenci değil, ya diğerleri? Bu kişilerin derhal bırakılması gerekiyor. Yapılan işlem yanlış. Atılan bu adımlar, ifade özgürlüğünü savunan, demokrasiden söz eden bir milletin tarihine kara bir lekedir. Umarız bu yanlıştan bir an önce dönülür.
© 2020 Doğrusöz Gazetesi. Tüm hakkı saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılması yasaktır.