Açılış töreninde konuşan Ekrem İmamoğlu; “Asla ve asla
hakkın, hukukun çiğnendiği bir Türkiye bırakmayacağız. Şimdi diyecekler ki,
İmamoğlu neden Kastamonu’ya gitti diye soracaklar. Ben, 16 milyon İstanbullunun
Kastamonuluya selamını getirdim. 100 binlerce Kastamonulu hemşehrimin
İstanbul’dan selamını getirdim. Ben, İBB Başkanı olarak yüzbinlerce
Kastamonulunun yaşadığı İstanbul’dan Kastamonu’ya, Daday’a veya diğer ilçelere
yardımcı olmayacağım da ne yapacağım? Tabii ki olacağım” dedi.
İBB’nin Türkiye’nin her noktasından sorumlu bir kurum olduğunu söyleyen İmamoğlu, “Bunu tüm yüreğimizle görevimizin başından beri hissediyoruz. İstanbul’un Türkiye olduğunu ben söylemedim, kendileri söyledi. Şimdi biz söylüyoruz, İstanbul eşittir gerçekten Türkiye. İstanbul, Türkiye’nin her yerinden yaşayan insanların olduğu dünyanın en önemli şehirlerinden bir tanesidir. Onun için Daday’da olmaktan, Kastamonu’da olmaktan ve böyle bir hizmeti Daday’a kazandırmaktan dolayı çok mutlu ve gururluyum” diye konuştu.
“MİLLETİN KARARINI ANCAK MİLLET DEĞİŞTİRİR, BAŞKA HİÇ KİMSE DEĞİŞTİREMEZ”
Hakkındaki davalara değinen İmamoğlu, şöyle konuştu; “Düşünün adaleti konuşuyoruz. Memleketimizde iftirayı konuşuyoruz. Biz, ne yazık ki kötülüğü, ayrışmayı konuşuyoruz. İnsanlarımızı inançlarından dolayı ayrıştırıyorlar. Başka zamanda etnik kökeninden dolayı ayrıştırıyorlar. Ben, bu cennet vatanı evimiz gibi görüyorum. Bu evin tapusu, bu ülkenin 86 milyon insanına ait. Kendisini bu memleketin sahibi gören kişiyi ya da bir avuç insanı bu millet, 2023 yılının Mayıs ayında yollayacak. Demokrasiye zarar vermelerine asla müsaade etmeden 2023 yılında hep birlikte büyük bir zafer elde edeceğiz. Milletimiz için elde edeceğiz. Siyaset, iddialı rakipler arasında mertçe ve yiğitçe yapılır. Ne yazık ki bugün bu kuralı çiğneyenler var. Karşınızda rakipler değil de düşmanlar varmış gibi davranmaya başlayınca her şeyi yapar olursunuz. Nifak sokarsınız, siyasete kavgayı sokarsınız. Her şeyi yapmaya gayret edersiniz. Halbuki milletimizin beklentisi siyaseti edepli, haysiyetli bir mücadelede olmasıdır. Ama onlar Ekrem İmamoğlu’na ceza vermeye kalkıyorlar. Yetinmiyorlar her gün bir soruşturma uydurmaya çalışıyorlar. Baktılar oradan da bir şey çıkmayacak bu sefer Ekrem İmamoğlu’nun 8 yıl önceki görevinden bir şeyler bulmaya çalışalım. Şimdi de ölü dosyaları dirilterek iddianame ortaya koyma çabası içerisindeler. Soruşturma, açıkçası o kadar mesnetsiz, o kadar kapalı dosyalar ki üstüne hiçbir şey ekleyemiyorlar. Bari dava açtıralım, buradan bir şey çıkartmasak da leke atarız, kirletmek için elimizden geleni yaparız diye düşünüyorlar. Yetinmiyorlar Fatih Sultan Mehmet’in tablosunu aldık diye soruşturma gayreti içerisinde olan ne yazık ki devletimizin teftiş ahlakını temsil etmeyen siyasi partinin milletvekili adayı kimliğiyle İBB’ye teftiş değil, talimatı yerine getirmek için yol alan müfettişler soruşturma açma gayretindeler. Bu tam da iflas etmiş esnafın veresiye defterini karıştırması gibi, karıştırmaya siz devam edin. Siz batıksınız, batık ama bu milleti batıramayacaksınız. Kendilerini milletin üzerinde görenler, hukuku kendi yorumlarıyla, yargıyı siyasetin silahı gibi kullanmaya gayret edenler milletin vicdanında asla kazanamazlar. Siyaset milletin hakemliğinde yapılan edepli bir iştir. Ülkenin dört bir yanında insanlarımız, milletin kararını ancak millet değiştirir, başka hiç kimse değiştiremez mesajını veriyor” şeklinde konuştu.
“MİLLETİMİZİN VİCDANINA GÜVENİYORUM”
“İstanbul’da açılan bir dava ile ortaya konulan ceza, sonrasında üst yargının ne yapacağına dair dedikoduların ve yorumların yapıldığı günleri yaşıyoruz. Gündemleri ne yazık ki İstanbul ve Ekrem İmamoğlu olmuş. Ceza alırsa şöyle olur, siyasi yasak olursa böyle olur. Her gün bu konuyu tartışıyorlar. Ben asla bu işlerden etkilenecek seviyede demokrat bir siyasetçi değilim. Bu millet açıkçası bu yorumları yapan ve kendilerini etkilemek isteyen insanlara cevabını verirler. Koltuktan güç aldıklarını zanneden insanlar yarın öbür gün çay içecek kahvehane bulamayacaklar. Milletin yüzüne bakamayacaklar. Bu millet seçim gecesi gereğini yapsın, bak bakalım bugün bu lafları edenler, göze girmeye çalışanlar nasıl bir gecede kalıp değiştirecekler. O iri iri cümleleri kullananların nasıl kâğıttan kaplan oldukları ortaya çıkacak. Ben sırtımızı Türkiye’mize rastladım, ben sırtımı Kastamonu’ya yasladım, ben sırtını 16 milyonluk İstanbul’a yasladım. Ben çok rahatım. Çünkü ben milletimizin vicdanına güveniyorum. Millet yanınızda ise size hangi çılgın zincir vuracakmış şaşarım. İstanbul’da başlayan birliktelik diğer siyasi partilerin katılımıyla 6’lı masanın birliğiyle Türkiye’mizi tekrar güçlü demokrasiyle buluşturma mücadelesinde işte bizlerin belediyelerin ortaya koyduğu erdemli, ahlaklı, adaletli bir duruş ile bütün Türkiye’ye yaymanın gayreti içerindeler. O yıl bu yıl olacak. Millet ile bu süreci hep birlikte başaracağız” dedi.
“EKREM İMAMOĞLU’NUN SAÇININ TELİNE DOKUNAMAZSINIZ”
“Ekrem İmamoğlu, İstanbul’da siyasi yasak alacakmış. İstanbul’da bunlar Ekrem İmamoğlu’nu cezaevine atacaklarmış ya da İstanbul’da Ekrem İmamoğlu’na kayyum atayacaklarmış. Bende onlara diyorum ki vallahi benim iman dolu bir göğsüm var. Siz, milletin İstanbul’da iradesini temsil eden Ekrem İmamoğlu’nun saçının teline dokunamazsınız”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun ise, bu ülkenin kaynaklarının ülkenin sorunlarını çözmeye yeteceğini söyledi.
Konuşmaların ardından İmamoğlu ve Torun, CHP Kastamonu Milletvekili Hasan Baltacı ve Daday Belediye Başkanı Hasan Fehmi Taş ile birlikte kapalı pazaryerinin açılışını gerçekleştirdi. Açılışın ardından İmamoğlu, Daday Belediyesini ve esnafı ziyaret etti. (CNGHaber)