Rektör Topal da katıldı

Türkiye’nin yanı sıra 42 ülkeden hukukçu ve akademisyenin katıldığı Avrasya Hukuk Kurultayı’nın üçüncüsü Karadağ’ın Budva kentinde başladı. Kurultaya Kastamonu Üniversitesi (KÜ) Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal da katılıyor.

Türkiye’nin yanı sıra 42 ülkeden hukukçu ve akademisyenin katıldığı Avrasya Hukuk Kurultayı’nın üçüncüsü Karadağ’ın Budva kentinde başladı. Kurultaya Kastamonu Üniversitesi (KÜ) Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal da katılıyor.

Türkiye Hukuk Platformu önderliğinde ilki 2014 yılında Saraybosna’da, ikincisi 2018 yılında Bakü’de gerçekleştirilen Avrasya Hukuk Kurultayı’nın üçüncüsü Karadağ’ın Budva kentinde başladı. Üç gün sürecek program uluslararası sempozyum, çalıştay ve sosyal programdan oluşuyor.

“Deniz Hukukundaki Güncel Gelişmeler” ana konusuyla, Türkiye Hukuk Platformu ve Ankara Üniversitesi Deniz Hukuku Ulusal Araştırma Merkezi (DEHUKAM) tarafından düzenlenen Kurultay, Adalet Bakanlığı, İbn Haldun Üniversitesi, Uluslararası Hukukçular Birliği (UHUB) ve Anayasa Hukukçuları Derneği iş birliğiyle gerçekleştiriliyor. Türkiye’den 200,  dünyanın farklı noktalarından 100 akademisyen ve hukukçunun yanı sıra 42 farklı ülkeden katılımcının iştirak ettiği kurultaya Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı, TİKA, Yunus Emre Enstitüsü'nden hukukçular da katılıyor.

KURULTAYIN ANA TEMASI: DENİZ HUKUKUNDAKİ GÜNCEL GELİŞMELER

Kurultayın açılış konuşmasını gerçekleştiren Türkiye Hukuk Genel Sekreteri Avukat Ahmet Akcan, kurultayın ilkinin Saraybosna’da ikincisinin ise Bakü’de düzenlendiğini dile getirerek, “Denizcilik hukukundaki son gelişmeleri tartışacağız. Akdeniz bölgesinde bulunan diğer ülkeler arasında hukuksal çalışmalar yaparak barışıl çözümler bulmak üzere kurulmuştur. Sayın Adalet Bakanımız Bekir Bozdağ’a destek verdiği için teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.

DEHUKAM Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Karan ise “Denizlerin ismi ne olursa olsun Akdeniz olur, Karadeniz olur. Dünyada aslında tek bir deniz var. Bu deniz de ulusları, halkları ve devletleri birbirine bağlıyor. Türkiye’nin Almanya ile, Avusturya ile Bangladeş ile Kanada ile ABD ile sınırı var mıdır diye sorsam kolaylıkla hayır dersiniz ama bunu sadece kara olarak baktığınız için hayır dersiniz. Türkiye’den yola çıkan bir geminin Barselona’ya ulaşması yolunda herhangi bir devletin sınırı yoktur. Yalnızca iki ülkenin sınırı vardır. Biri Türkiye’nin biri de İspanya’nın sınırıdır” ifadelerini kullandı.

“DENİZLE İLGİLİ OLAN HAKLAR SADECE DENİZE KIYISI OLAN DEVLETLERLE İLGİLİ DEĞİLDİR”

Denizlerin insanları birbirine bağladığını kaydeden Karan, “Dili her yerde aynıdır. Dilin insanları birleştirmesi gerekir. Birbirimizi anlamamız ve denizcilik hukukuyla bilmemiz gerekir. Bu nedenle, bu konferansta bir anlayışa ulaşmak için buradayız. Denizle ilgili olan haklar sadece denize kıyısı olan devletlerle ilgili değildir. Sınırı olmayanlarla alakadır. İlk defa uluslararası konferansta sınırı olmayan ülkelerin hakları dile getirilecek” ifadelerini kullandı. Karan, kurultayda mavi ekonominin de ele alındığını dile getirerek, Güney Çin Denizi, Doğu Akdeniz ve Ege Denizinde yaşanan anlaşmazlıklar gibi sorunların nasıl çözüleceğini konusu üzerinde durulacağını sözlerine ekledi.

“UKRAYNA’DAKİ SAVAŞ NEREDEYSE BÜTÜN DÜNYAYI ETKİLEMİŞTİR”

İstanbul 2 Nolu Baro Başkanı Yasin Şamlı, Ukrayna - Rusya savaşının yalnız bu iki ülkeyi değil neredeyse bütün dünyayı etkilediğini belirterek, “Avrupa ülkelerinin tamamı daha kış gelmeden büyük bir enerji krizi yaşayacağını anlamış ve önlemler almaya başlamıştır. Ukrayna’dan tahıl ihracatının engellenmesi ise Afrika’dan Hindistan’a kadar büyük bir coğrafyayı etkilemiş, açlık krizini gündeme getirmiştir. Şüphesiz ki bu açlık krizi, doğrudan etkilemediği ülkeleri de ekonomik anlamda dolaylı olarak etkilemektedir. Günümüzde ülkelerin sınırları içerisinde yaşanan çatışmaların sınırlar üstü etkileri olması nedeniyle tüm dünya bakımından ekonomik anlamda bir olumsuzluk meydana gelmektedir. Bu durum da bütün ülkelerin istikrar sorunu yaşamasına sebep olmaktadır. Diğer bir ifade ile çatışmalar bölgesel, neticeleri ise küreseldir” dedi.

İnsani dramların ana kaynağının doymak bilmeyen sömürü iştahından kaynaklandığını ifade eden Şamlı, “Doymak bilmeyen sömürü iştahını bugün Ortadoğu’da, Doğu Akdeniz’de, Afrika’da ve dünyanın birçok ülkesinde görmekteyiz. Doğu Akdeniz’e kıyısı dahi olmayan ülkeler Türkiye’nin ve kıyı devletlerinin haklarını ihlal etme gayreti içine girmektedirler. Kanaatimce sömürge, köleleştirme ve soy kırım yanlış ve dünya üzerinden silinmesi gereken arkaik bir insan tasavvuruna dayanmaktadır. Bu anlayış Avrupa’da kolonilerde yaşayan insanların anayasal haklardan yararlanamayacağını ifade eden 1791 Fransız Anayasasıyla, ABD’de ise Kızılderililer ve siyahilere yapılan muamele ile karşımıza çıkmaktadır” şeklinde konuştu.

Uluslararası Hukukçular Birliği Genel Sekreteri (UHUB) Avukat Necati Ceylan, Hukukçular Birliği’nin insan haklarının ve haysiyetinin korunması, adaletin ve hukukun egemenliği ilkesinin tesisi amacıyla, uluslararası alanda faaliyette bulunmak üzere hukukçular ve fikir insanları tarafından kurulduğunu ifade ederek, dünyadaki bütün haksızlıklara ve keyfi uygulamalara son vererek hukukun egemenliği ilkesini ve ahlaki değerleri hakim kılmak için mücadele etmenin en önemli amaçlardan biri olduğunu söyledi.

“Bu Kurultayda adalet ve hak eşitliği ilkelerine uygun olarak uluslararasında barışı tesis edecek, güvenliği sağlayacak ve dostane ilişkileri kuvvetlendirecek çözüm ve tekliflerin ortaya çıkacağına eminim” şeklinde konuşan Ceylan, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Alt başlıklarda Birleşmiş Milletler tarafından Ekim 2020 de tescil edilen Türkiye Libya Deniz Anlaşmasının meşruiyeti ve  yasal sonuçlarını da değerlendireceğiz. Dünyamızda hürriyetlerin yaşanması, hakkın ve hukukun tesisinde birlik ve beraberlik içinde olmanın zalimlere karşı seneler sonra da olsa başarı ile neticelendiğini hep birlikte yaşıyoruz.”

İki gün sürecek kurultaya -Adalet Bakan Yardımcısı Yakup Moğul ve Tarım ve Orman Bakanlığı Bakan Yardımcısı, DEHUKAM Danışma Kurulu Üyesi Ebubekir Gizligider’in yanı sıra Cumhurbaşkanı Başdanışmanlarından Doç. Dr. Mücahit Küçükyılmaz, AK Parti Genel Sekreteri ve Ankara Milletvekili Av. Fatih Şahin, AK Parti Milletvekilleri Zeynep Yıldız, Abdulkadir Özel, Av. Cahit Özkan, Av. Ahmet Sorgun, MHP Milletvekili Av. Muhammet Levent Bülbül, MHP Genel Başkan Danışmanı Prof. Dr. Ruhi Ersoy, Anayasa Mahkemesi Üyesi Kenan Yaşar, Danıştay Genel Sekreter Yardımcısı Sait Micanoğlu, Danıştay 12. Daire Başkanı Mahmut Doğan, Danıştay 3. Daire Başkanı Hanifi Doğan, Yargıtay Daire Başkanları Abdullah Yaman, Ayhan Tuncal, Vuslat Dirim, , Yargıtay Genel Sekreter Yardımcısı İbrahim Acarlı, HSK Üyeleri Aysel Demirel, Havvanur Yurtsever, Ömer Faruk Yıldırım, Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal gibi birçok isim katıldı.

Kurultay kapsamında düzenlenen uluslararası sempozyuma U.S. Naval War College, UMIP, Maritime Institute of Malaysia (MIMA), Instituto Maritimo Espanyol (IME), Hamburg Üniversitesi, International Center for Ocean Governance (ICOG), Australian National Center for Ocean Resources & Security (ANCORS) gibi kurumlar destek veriyor. Sempozyumda Denize Kıyısı Olmayan Devletlerin Deniz Alanları Üzerinde Yetkileri, Deniz Çevresinin Korunması ve Mavi Ekonomi, Deniz Emniyetinin ve Güvenliğinin Temini, Deniz Kaynaklarının İşletimi, Deniz Alanlarının Sınırlandırılmasına Yönelik Uyuşmazlık, İhtilaflı Deniz Alanları başlıklarında paneller düzenlenecek. (iha)