Zafer Partisi İl Başkanı Özcan Büyükşen, Kastamonu’da toplam 18 bin sığınmacı bulunduğunu ve sığınmacılara vatandaşlık verilmeye devam edildiği takdirde seçim sonuçlarına etki edecek bir çoğunluk oluşacağını öne süren Büyükşen, iktidar ve muhalefetin yaklaşan seçimler nedeniyle sığınmacılar konusunda adım atmadığını belirtti.
Partisinin 2 Ekim’deki büyük kongresine değinen Büyükşen, şunları kaydetti; “2 Ekim Pazar günü partimizin 1. Olağanüstü Büyük Kongresini muhteşem bir coşku ile şenlik havasında kutladık. Parti yöneticilerimiz, üyelerimiz bunlardan 150-160 kadarına son bir hafta içerisinde Türk vatandaşlığı verildiğini savundu. 18 yaş üstü, bize inanıp gönül veren vatandaşlarımız ve özellikle vatan aşkı, Cumhuriyete bağlılık imanı ile yürekleri dopdolu gençlerimizle ve Genel Başkanımız sayın Ümit Özdağ’ın yürüdüğü yola, o yolun sonundaki ideallere inanmış bir lidere yakışır yetkinlik ve coşku dolu konuşmasının ardından yapılan, oy kullanma işlemiyle tekrar genel başkanlığa seçilmesi ve GİK üyelerinin de belirlenmesi ile kongremiz sona erdi. Sayın Özdağ’ın yaptığı konuşmada özellikle üzerinde durduğu konular: dünyada, çöken neoliberal küreselleşmenin ancak küresel bir savaşla aşılabileceği düşüncesinin hızla yaygınlaştığı, küresel ısınmanın tarımda doğuracağı kıtlık ve bunun sonucu olarak önümüzdeki 30 yılda açlık ve fakirleşme nedeniyle kitlesel göçlerin yaşanacağı, ülkemizin stratejik göç mühendisliği ile sadece Suriye ve Afganistan’dan değil küresel ısınma nedeniyle de Pakistan, Hindistan ve Afrika’nın değişik ülkelerinden göç aldığı ve önümüzdeki süreçte dünya siyasetine bu göçlerin ve bu göçlerin neden olduğu savaşların damga vuracağını belirtti. Korona ile başlayan salgın hastalıklar döneminin başka salgınlarla devam edeceği, Amerika ve Çin arasındaki jeopolitik liderlik mücadelesinin sonucu olarak Ukrayna-Rusya savaşının başlatıldığını özetle, Türkiye’nin merkezinde bulunduğu coğrafyaların çok zor süreçlerden geçeceği uyarısını yaptıktan sonra dış siyasette yaşadığımız ve yaşayacağımız devasa sorunlardan daha büyüklerinin ise içeride gerçekleştiğini belirterek, 20 yıllık AKP ve Erdoğan iktidarının ülkeyi devlet krizi, milli birlik krizi, ekonomik kriz, düzensiz göç ve sığınmacılar krizi ile karşı karşıya getirdiğini, özellikle gençlerimize ve kadınlarımıza Zafer Partisi’nin mücadelesine neden katılmaları gerektiğini açıklayıp, önümüzdeki seçimin bir iç savaş ve yıkım köprüsüne girişten önceki son çıkış olduğunu ve bu zor zamanları yönetecek doğru ve kesin kararları hızla alabilecek iradeye sahip Zafer Partisi’ne, daha önce hangi partiye oy vermiş olursa olsun; vatansever, Atatürk’le, İstiklâl Harbiyle, Cumhuriyet’in Kuruluş esaslarıyla sorunu olmayan tüm vatandaşlarımıza oy verme çağrısında bulundu.”
“CHP GENEL BAŞKANI, İÇİŞLERİ VERİLERİNE İNANMAYI TERCİH ETTİ”
Zafer Partisi’nin sığınmacılar konusundaki politikasına dikkat çeken İl Başkanı Büyükşen; “Zafer Partisi bir yıl önce büyük imkansızlıklarla; ancak içinde bulunduğumuz şartların ağırlığı nedeniyle yüreğinin derinlerinde inisiyatif alma zorunluluğu hisseden bir avuç inanmış insanın bir araya gelmesiyle kuruldu. Bir yıl önce sıfır bandında kurulan partimiz bugüne kadar yaptığı etkin muhalefet ile AKP’nin gündem yaratma, gündem değiştirme taktiği ile adeta top oynar gibi oynadığı muhalefete gerçek ve millet yararına muhalefetin nasıl yapılacağını göstererek bugün 8-9 bandına oturmuştur. Yukarıda bahse konu krizlerin içinde Türkiye’yi bir iç savaş ve bölünme tehlikesi ile karşı karşıya getirebilecek olan sığınmacılar konusunu ülke gündemine taşıyan ve toplumsal duyarlılığın en üst seviyeye çıkmasını sağlayan Zafer Partisi ve Genel Başkanımız sayın Özdağ’dır. Biz ‘Bütün sığınmacıları göndereceğiz, gerekirse zorla!’ dediğimizde bize ‘ırkçı, faşist’ damgası yapıştırmaya çalışan iktidar ve sisteme hizmet eden sarı muhalefet, bugün cılız da olsa ‘biz de göndereceğiz!’ deme noktasına gelmiştir. Ancak bu cılız yaklaşımları ve Zafer Partisi kurulmadan önceki duyarsız suskunlukları bize bu konuda samimiyetsiz olduklarını ve toplumda sığınmacılar konusunda oluşan büyük duyarlılık karşısında seçim yatırımı yaptıklarını düşündürmektedir. Genel Başkanımız sayın Ümit Özdağ sığınmacılara hızla vatandaşlık verildiğini ve seçime kadar 3 milyon sığınmacıya vatandaşlık verileceğini, üstelik bunlara Türk isimleri verildiğini aylardır tüm mecralarda dile getirmesine ve TBMM’ye ‘Vatandaşlık alan sığınmacıların 10 yıl oy kullanmaması’ ile ilgili yasa teklifi vermesine rağmen muhalefet bu konuda destek olmamıştır. Üstelik sayın Kılıçdaroğlu, İçişleri Bakanlığı’nın verilerini referans göstererek ‘Vatandaşlık verilenlerin sayısının önemli sayıda olmadığını’ söylemiştir. TÜİK in enflasyon rakamlarına inanmayıp kapısına dayanan CHP Genel Başkanı, her nedense sığınmacılar konusunda İçişleri Bakanlığı’nın verilerine inanmayı tercih etmiştir” dedi.
“KASTAMONU’DAKİ 18 BİN SIĞINMACININ 10 BİNİ 18 YAŞINDAN BÜYÜK OLSA SEÇMEN OLUYOR”
Kastamonu’da 18 bin sığınmacı bulunduğunu ve son bir hafta içinde bunlardan 150-160 kadarına Türk vatandaşlığı verildiğini öne süren Özcan Büyükşen, açıklamasında; “Eylül ayında yerel basınımızda yayımlanan demecimizde Kastamonu merkezde 18 bin sığınmacı bulunduğunu belirtmiştik. Yeni edindiğimiz bilgilere göre ilimizde İl Göç İdaresi, Göçmen Kaçakçılık Bürosu ve İl Nüfus İdaresi Müdürlüğü’nün koordinasyonunda, üstelik Türk isimleriyle bir hafta gibi kısa bir sürede 150-160 arasındaki sığınmacıya ‘Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşlığı’ verilmiş. Vatandaşlık alan bir kişi bizim vatandaş olarak sahip olduğumuz tüm haklardan yararlanıyor, mesela seçimlerde oy kullanabiliyor. Kastamonu’da bulunan 18 bin sığınmacının 10 bini 18 yaşından büyük olsa seçmen oluyor. Bunların 2023’te yapılacak olan seçimde oy kullanacağını düşünürsek 10 bin kişinin sizin tercihlerinizi nasıl etkisizleştireceği ortadadır. 2014 yerel seçimlerinde Kastamonu Belediye Başkanının 245 oy farkıyla seçildiğini hatırlatıp bizim coğrafyamızla, kültürel, tarihsel alt yapımızla duygu bağı olmayan bu kişilerin, ülkemize ‘geçici koruma altındaki sığınmacı’ statüsüyle getirilip, bizim mirasımıza ve haklarımıza (seçme hakkımıza bile) ortak edilmelerini reddediyor ve siz değerli hemşehrilerimi göreve geldiği andan itibaren her bir sığınmacı ve kaçağı ülkesine gönderme sözü veren Zafer Partisi’ni ve politikalarını bu günden desteklemeye, seçimlerde de oy vermeye davet ediyorum” ifadelerine yer verdi. (Bülten)