Daha önce “Istılahlarımıza Kıydılar” başlığında lobi, loca ve mahfillerin birçok güzelim kelimelerimizi kararttıklarından bahsetmiştim. Öyle ki, “cemaat”, “hizmet”, “himmet”, “ihlas”, “hoca efendi”, “Hizbullah”, “selefi salihin” vb. nice kelimeleri adeta kullanamaz hale geldik. Bu kelimelere kıyanlar kimlerdir, neden, nasıl kıydılar konusu bu yazımızın konusu değil.

Bu yazımızda son yıllarda kıyıma uğrayan “ONUR” kelimesi üzerinde duralım. Çünkü bu güzelim kelime de daha öncekiler gibi kıyıma uğramaktadır. Çünkü şimdilerde bu ifade onursuzluğun dibi olan ahlaksızlıkların unvanı yapılmaya çalışılıyor. Düşünebiliyor musunuz? “Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda” ifadesine mazhar olmuş bu vatanda, şehitlerin torunları LGBTİ+ harfleriyle simgelenen onlarca ahlaksızlık çeşidinin hepsine birden “onur” diyor. Bu ahlaksızlıklar uğruna yapılan gösterilere de onur yürüyüşü diyor.

Şu internette birçok ilde alenen çağrılar yapılıyor. Örneğin; başta Ebu Eyyub el-Ensarî olmak üzere dört sahabenin (Rıdvanullahi aleyhim ecmeîn) ve sayısız evliyanın yatağı, otağı ve ocağı olan İstanbul’umuzda şu çağrıyı yapmışlar; “Her sene yapılan açık çağrılarla bir araya gelen gönüllü grubunun kolektif katkılarıyla hazırlanan Onur Haftası 20-26 Haziran 2022 tarihlerinde gerçekleşecek.

Birbirimize dokunmak, yaralarımızı sarmak, güvenli alanlar oluşturarak deneyimlerimizi, bedenlerimizi ve duygularımızı konuşabilmek için atölyelerde, bir aradalığımızı kutlamak için partilerde buluşacağız. Bu sene de 20. Hormonlu Domates Ödülleri ile bu yılın nefret söylemlerini sizin belirlediğiniz adaylarla oylamaya sunarak seçecek, hafta boyunca yapılacak partiler ile her şehirden İstanbul LGBTI+ Onur Haftası için gelen yüzlerce kişiyle beraber eğlenerek varoluşumuzu kutlamaya, isyanımızı güçlendirmeye devam edeceğiz. Şehrin her yerine dağılmaya, hala burada olduğumuzu, direndiğimizi bağırmaya devam edeceğiz.” (https://archive.prideistanbul.org/2022)

…

“On dörtlü” yaşlardan yetmişli yaşlara kadar, İslam diyarının dört bir yanından, on binlerce şühedanın yattığı Çanakkale’de, namussuzluk girişimine izin verilmemiş. “Çanakkale’de 13-17 Haziran tarihleri arasında düzenlenmesi planlanan 1. Çanakkale LGBTİ+ Onur Haftası, sosyal medyada başlayan hedef gösterme ve tehditlerin ardından Çanakkale Valiliği’nin kararı ile yasaklandı.

İşin bir başka yanı da bu ahlaksızlık platformlarının PKK, PYD, HDP, CHP vb. siyasi partiler tarafından arka bahçe olarak kullanılmasıdır. Halbuki bu sadece, namus, iffet, onur ve ahlakla savaş değildir. Bu aynı zamanda din, iman, vatan, bayrak ve her tür mukaddesatla da savaştır. Bunun farkında olarak, bu mukaddes değerlere inanan her kesin bu konuda ellerini taşın altına koymaları gerekir. Cumhurbaşkanlığından en küçük bir mahalle muhtarına varıncaya kadar tüm yetkili ve etkililerin bu konuda sorumluluğu var. Tüm tüzel ve özel kişiliklerin yanında MEB, YÖK ve tüm STK’lar da sorumluluğun tam ortasındadırlar. Elbette vatanın seven her vatandaş ve tüm anne babalar ve büyükler de bu konuda sorumluyuz.

…

Ne yapabiliriz?

Öncelikle bir ve beraber hareket edecek “İffet Platformu” “İzzet Platformu” vb. isimler altında yasal örgütlenmeler yapılmalıdır. Her ilde, hatta ilçelerde bu yapılmalıdır.

Sosyal medya platformları aktif bir şekilde kullanılmalıdır. Bunun için başta TikTok olmak üzere, Youtube, Twitter, İnstagram, Facebook vb. tüm platformlarda sırf bu işe mahsus profesyonel ekipler tarafından kanallar açılıp aktif olarak kullanılabilir.

Gördüğüm onursuzluk girişimlerine karşı CİMER vb. yerlere yazılar yazmalı, buraları mesaj yağmuruna tutmalıyız.

Her ilin valilik ve belediyelerini de aynı şekilde dilekçe yağmuruna tutabiliriz.

Yasal çerçevede her ilde yürüyüşler, basın açıklamaları, konferanslar, paneller düzenleyelim. Bu işleri de profesyonelce planlı bir şekilde yapalım. Mesaj yüklü pankartlar, Türk bayrakları yeterince iyi bir şekilde hazırlanmalıdır.

Bu konuda duyarlı olan TV kanalları desteklenmeli, buralarda daha çok ses getirecek programlar yapılmalıdır.

Ayrıca onların yaptığı film, dizi film, çizgi film vb. çalışmalarda yapılmalıdır. Tabi bunlar, belediye vb. güçlü kuruluşların desteğiyle olabilecek çalışmalardır.

Bu ahlaksızlıkların sebep olduğu AIDS, maymun virüsü vb. hastalıkların gündemde tutulması… Mesela batıya çokça ihraç edilen bir kalemin de “olgun bezi” konusu vb. konuların gündemde tutulması… Tabi bunun sebebi makattan yapılan ilişkinin burayı deforme etmesi neticesinde olduğunun da açıklanması vb. daha nice maddeler eklenebilir. Subheneke… Bihamdike… Esteğfiruke…