Geçtiğimiz hafta sonu birkaç tane mesaj ve mail aldım.

Bunlardan bir tanesi beni çok düşündürdü ve kendime getirdi.

“İzzet Sarı kardeşim, sende mi artık susturuldun! Senide mi pes ettirdiler! Biz Kastamonuspor’u yıllar yılı senin yazdığın yazılarla sevdik ve gerçekleri öğrendik. Sen de pes ettiysen vay memleketin haline!..”

KSK ile ilgili bu ve benzeri mesaj ve sohbetlerle son bir iki haftadır daha çok karşılaşır oldum.

Şimdi gelelim konumuza;  Kastamonuspor gibi marka değeri üzerine katkı sağlamış ve mücadele etmiş bir vatandaş olarak büyük bir dikkatle izlediğim ve uzun uzun araştırmalarım sonucunda edindiğim bir takım bilgileri, korkmadan siz değerli hemşehrilerimizi bilgilendirme ihtiyacını hissettim. (Daha doğrusu sorular yöneltme ihtiyacı) Madem benim bu topraklara karşı sorumluklarım var. O zaman bu sorumluluklarımı yerine getirmem gerekiyor. Öyle değil mi?

Bu coğrafyanın insanları 100 yıl önce bu vatanın kurtulması için nasıl elini değil, gövdesini taşın altına koyduysa, nasıl kendi hayallerinden vazgeçip canları pahasına cepheye koşmuşsa, biz de bundan sonra daha ayrı bir sorumluluk ile ecdadımızın izinden gideceğiz. Cesurca…

Kastamonu sadece Kastamonu’dan ibaret değildir. Bu coğrafyada belki 380 bin hemşehrimiz yaşıyor, lakin bu toprakların dışında da binlerce hemşehrimiz yaşıyor ve kalbi memleketleri için atıyor.

Oyuncularını ve senaryosunu önceden bildiği bir filmi kim izler ki?

Sonucunu toplumun büyük bir kesimi tarafından bilinen bu filmin galasını Pazar günü Kurşunluhan’da  ben dahil çok az kişi  gelerek izledi. İki elin parmaklarından biraz fazla.

Kastamonuspor üzerinde bir takım insanlar dün bizim halkımıza “Hiçbir sorun yok. Hocamız hazır, takımımız hazır. Maddi sıkıntımız yok. Hedef 1. Lig” diyerek umut sattığına hepimiz şahit değil miyiz?  Yerel basın ve sosyal medya arşivlerinde tüm açıklamalar kayıtlı duruyor!

Hiç;  sağa, sola, aşağıya, yukarıya çekmeden kahvede, lokantada lokal köşelerinde konuşulanlara tercüman olacağım ve bazı soruları bu memleketin sessiz çoğunluğu ve masum insanları adına sorular yönelteceğim. Bakalım bu sorulara kimlerden ve nasıl bir cevap gelecek, bekleyip göreceğiz…

Öyle fazla geriye gitmeden; Bundan 10 ay kadar önce sahil ilçelerimizde büyük bir doğal afet yaşadık. 11 Ağustos 2021 tarihinde Bozkurt ilçemizde onlarca hemşehrimizi kaybettik. Allah böyle bir acıyı ve afeti bir daha bu necip millete yaşatmasın. Devletimiz tüm kurumlarıyla afetzedelerin ve sahilde zarar gören köy, kasaba ve ilçelerimizin yardımına koştu. Yaralar kısa zamanda sarılmaya başlandı.  Kayıplarımız geri gelmeyecek ama devletimiz halkımızın yanında yer alarak yardımına koştu. Allah devletimize zeval vermesin.

Bozkurt sel felaketinden sonra, bizim şehrin tek profesyonel kulübünün 2. Lig’deki yarışma hakkı donduruldu. (Kulüpte, taaa bu tarihten öncesinde başlayan kaos ortamının aşılması için bu doğru bir karardı.)  

Lakin aradan geçen koskoca bir sezonda mevcut yönetim kılını kıpırdatmadan öylece durdu. ‘Hiçbir şey yapmadı’ diyemeyiz ama ligde yarışan takım olmadığı için gerekli girişimleri veya vaat edilenleri yapmadılar veya yapamadılar.

Resmi renkleri olan kırmızısını şehitlerimizin kanından, siyahını ise şehit analarının yaktığı ağıtlarından alan bu kulübe bilerek ya da bilmeyerek yanlışlar yapılmakta. KSK üzerinden birileri şehri dizayn etmeye çalışıyor. Bunu maalesef üzüntü içinde ibretle takip ediyoruz.

Genç kardeşimiz sayın Enes Ege Aygün başkanlığındaki yönetim, transfer yasağı olduğu için hiçbir transfer yapmadı. Bununla da kalmadı takımı lige süremedi. Bu madalyonun görünün yanıydı. Peki görünmeyen arka tarafta neler oluyordu?

İşte arka cephede nelerin olduğunu, kimlerin ne pazarlıklar yaptığını ve kimin ne hesaplar içinde olduğunu birazdan soracağımız sorulara verilecek cevaplardan sonra net bir şekilde öğrenebileceğiz.  Aslında bu konuda gelecek cevabı biliyoruz(!)  ama yine de bizler kamuoyu adına soracağız ve net cevaplar isteyeceğiz… Bakalım nereden ve kimlerden ses gelecek?  

‘TAMAM’ dediğinizi duyar gibi oldum. Kızmanıza gerek yok canım. Taraftarlar da kaç aydır dişini sıkıyor, kızıyor! Şekil A-da görüldüğü gibi kimseciklere de sesini çıkartamıyor, Hemen bu soruları yönettik diye sizler neden kızıyorsunuz ki?

 O zaman buyurun bu sorulara cevap veriverin bir zahmet…

-LÜTFEN AMA LÜTFEN KAMUOYUNA SAĞLIKLI BİR AÇIKLAMA YAPIN!

• KSK yönetimi, geçen sezon sonu yani yaz tatilinde neden istifa etti? Devamında kısa bir süre sonra neden istifasını geri çekti?
• “Bozkurt sel felaketi nedeniyle yarışma hakkı dondurulmasına rağmen” koskoca bir sezon neden boş geçirildi? Bu süre zarfında neden taraftarlara umut satıldı? Devamında neden bu kadar uzun süre sessiz kalındı? Genel kurul neden daha erken bir zamanda yapılmadı da Haziran ayı ortasına sıkıştırıldı?
• KSK gibi 2. Ligde olan pek çok kulüp genel kurulunu yapmış, hocası, transfer takviyelerini yapmasına rağmen neden Kastamonuspor bu kadar uzun süreyi hoyratça harcayarak lehine kullanamadı?
• Kulübün onursal başkanı sayın Cengiz Aygün ve ailesi, neden hala transfer yasağını açıp da yeni sezon planlamasını yapamadı? (Kısa bir süre önce yaptığı açıklamalarda sorun yok. Her şey yolunda diyerek, halkımıza umut vaat etmişti) Burada başka başka hesaplar mı vardı?
• Genç başkan Enes Ege Aygün ve yönetim kurulunun kulüpten (net olarak) ne kadar alacağı var?
• Aygün ailesi, bu alacağını ileri sürerek kulübün üzerinde baskı mı oluşturuyor?
• Şehrin dinamikleri (sayın Vali, sayın Belediye Başkanı ve sayın Milletvekilleri) veya diğer sivil toplum örgütleri bu konuya neden sessiz kalıyor?
• Son zamanlarda yine kapalı kapılar ardında sayın Cengiz Aygün’ün kulübü bırakmak istediği konuşuluyor! bu doğru mu? Şayet bu doğru ise neden şimdiye kadar beklendi?
• Aygün ailesi, geçen sezon başında (25 milyon Türk Lirası alacağımızı bağışladık) diyerek gerek yerel basına ve gerek sosyal medyadan açıklama yapmıştı. Bu ne kadar doğru? Çünkü genel kurullarda hiç bu konu gündeme getirilmedi. Neden?
• Şimdiye kadar kulübün genel kurulları ya kulüp tesislerinde ya da KATSO toplantı salonunda yapılıyorken neden bir otelin müşterilerinin önünde yapıldı? (son iki genel kurul)
• Dernek tüzüğüne göre; (1’inci genel kurul toplantısı çoğunluk sağlanmadığı takdirde bir hafta sonra aynı yer ve saatte yapılır) maddesi olmasına rağmen neden 2’nci toplantı 3 hafta sonrasına ertelendi? Nasıl bir mücbir sebep oluştu?
• Madem ki transfer yasağı açılamadı ya da açılmayacaktı; neden Bölgesel Amatör liglerinde oynayan (amatör) kaliteli genç yetenekler kulüpte toplanıp 6 ay sonra profesyonel yapılması düşünülmedi? Bu yasal bir transfer yöntemiydi!
• Kulüpte Aygün ailesinin gerçek alacağı ne kadardır? Diğer alacaklılar kimlerdir? Ve toplam gerçek net borç ne kadardır? Kongrede resmi açıklanan 14 milyon liranın kat be kat üstünde borç olduğu tüm şehir tarafından konuşuluyor bu doğrumu dur?
• Yine her zamanki gibi son dakikada “Kimse çıkmadı” diyerek Aygün ailesi ve mevcut yönetim liste mi yapacak? Eğer böyleyse neden son dakikaya sıkıştırıldı?
• Önceki günkü genel kurulda seçilen yeni yönetim (Pardon eski yönetim) 15 günlüğüne görevi kabul ettiklerini açıkladılar. Devamında; “Bizden daha iyi yapacağını iddia edenler var. Onların önünü açmak için bu görevi kabul ettik! 15 gün sonra da olağanüstü kongreye gideceğiz!” şeklinde konuştular. Bu talipli kimdi? Ve 15 gün içinde haklı gerekçelerle görevi kabul etmezse neler olacak? Aygün ailesi daha önceden olduğu gibi (kulübü sahipsiz bırakamazdık!) diyerek devam mı edecek?
• Türkiye Süper Lig dahil, tüm sponsoru olan kulüplerin hiç biri resmi logosunun içine sponsor ismi veya ilave işaret koymazken Kastamonuspor’un logosunun içine neden sponsor isim yerleştirilmiştir? Armanın içine neden müdahale edilme ihtiyacı duyulmuştur?) Türkiye’de bunun başka örneği var mıdır?
• Kuzeykent’teki İsmail Dikmenli Tesislerinin yerinin satışı yeniden gündeme getirilecek mi? Mevcut yönetimin bu arsanın satışı Belediye Meclisi’nden döndüğü için kırgınlığı var mı?  Yönetimi bırakma isteğinde bunun faktörü nedir?
• İsmail Dikmenli Tesisleri’nin sezon öncesi bakım, onarım gibi ya da yeniden elden geçirilmesi gibi eksikleri var mıdır?
• Geçen sezon başında kulüpten gönderilen (Başka kulüplere transfer olan) futbolculardan bonservis parası olarak ya da yetiştirme bedeli olarak kaç para alınmıştır?
• Kastamonu yerel basını önceki yıllarda yapılan en küçük hataları dahi eleştirirken neden gelinen bu noktada sessiz kalmaktadır?
• Önceki yıllarda var olduğunu bildiğimiz taraftar dernekleri şimdilerde nerededir? Ve neden sessiz kalmaktadır?

Yukarıdaki soruları çoğaltmak mümkündür. Şimdi ama şimdi Kastamonu ve Kastamonu dışında yaşayan hemşehrilerimiz bu soruların cevabını muhataplarından beklemektedir.

GÜNÜN SÖZÜ

“Vatanını en çok seven, işini en iyi yapandır.”

(Gazi  M.Kemal Atatürk)